Mahkemesi: Burdur 1.Asliye Hukuk (İş) MahkemesiTarih: 28.09.2006No: 883-1050Davacı, 01.01.1999-31.12.2003 tarihleri arasında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davalı kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine;2- Dava, davacının 01.01.1999-31.12.2003 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa'ya tabi tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım satış kooperatifler kanununa göre kurulan pancar ekicileri İstihsal Kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır. Yapılan incelemede davacının Ziraat Odası kaydının ve Tarım Kredi Kooperatifi ortağı olup, olmadığının mahkemece araştırılmadığı tapu siciline kayıtlı 3 adet tarlası olduğu, davacının sattığı ürün bedellerinden ilk prim kesintisinin 21.06.2000 tarihinde yapılıp, 2003 yılı ürününden 18.05.2004 tarihinde prim kesintisi yapıldığı görülmektedir.Mahkemece kesintinin bulunduğu 01.07.2000-31.12.2000 tarihleri arasındaki işlem döneminin kabulü yönünden verilen kabul kararı yerinde ise de; prim kesintisinin bulunmadığı 01.11.2001-31.12.2003 tarihleri arası dönem yönünden 2926. Sayılı Yasa'nın 10. Maddesinde kayıtlar bulunmadığı ve tarımsal faaliyet bu madde kapsamına göre kanıtlanamadığı halde, bu yılların soyut tanık beyanı ve zabıta araştırmasına dayalı olarak kabul edilmesi ayrıca sigortalılığın prim kesintisini takibeden aybaşı olan 01.07.2000 tarihinden başlatılması gerekirken kesintinin yapıldığı 21.06.2000 tarihinden başlatılması isabetsiz olmuştur. Yapılacak iş; davacıya varsa 01.01.2001-31.12.2003 tarihleri arasında ürün sattığı kişi veya kuruluşların isimlerini açıklattırmak, bu kişi veya kuruluşlardan ürün bedelinden kesinti yapılıp yapılmadığını sormak yapılmış ise belgelerini getirtmek, 01.01.2001-31.12.2003 dönemine ilişkin olarak davacının Ziraat Odası ile Tarım Kredi Kooperatifi kaydının bulunup bulunmadığı araştırılarak çıkacak sonucu göre hüküm kurmaktır.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ.Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.