Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14065 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 16712 - Esas Yıl 2006





Mahkemesi: Balıkesir İş MahkemesiTarih: 13.09.2006No: 460-834Davacı, 01.06.2995-20.04.2004 tarihleri arasıda tarım Bağ-Kur sigortalısı sayılması gerektiğinin tesbitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2) Dava, davacı murisinin 1995 yılında yapılan ilk prim kesintisini takip eden aybaşından itibaren 20.4.2004 tarihine kadar 2926 sayılı Yasaya tabi tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbiti istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir. Davanın yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Yasa’da 506 sayılı Yasa’nın 79.maddesine koşut geçmiş tarım Bağ-Kur hizmetlerinin tesbitine ilişkin bir düzenleme mevcut değildir. 2926 sayılı Yasa’nın 7. maddesi hükmüne göre, bu yasaya göre sigortalı sayılanlar, sigortalı sayıldıkları tarihten itibaren en geç üç ay içinde Kurum’a başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak zorundadırlar. Anılan Yasa’nın 5. maddesi ile 7. madde de belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı hükmü getirilmiştir. 2926 sayılı Yasa’nın 2. ve 3. maddeleri kapsamında, kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanlardan yasanın uygulanma tarihinde 50 yaşını dolduran kadınlarla, 55 yaşını dolduran erkekler dışındakiler bakımından tarım Bağ-Kur sigortalılığı zorunlu sigortalılık niteliğinde bulunmaktadır.Başka bir ifade ile sigortalı olmak hak ve yükümlülüğünden vazgeçip kaçınmak mümkün değildir. Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2.madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek Bağ-Kur’a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için kurum’a başvuru olmasa dahi bahse konu biçim de prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. Bağ-Kur’un iş bu prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil mükellefiyetine aykırılık teşkil etmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 10.maddesine göre kayıt ve tescil işlemlerinde Valilik, Kaymakamlık, Özel İdare, Belediye, Muhtarlık ve Nüfus İdareleri kayıtları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarının, kanunla kurulu meslek kuruluşlarının, tarım kredi ve tarım satış kooperatifleri ile birliklerinin pancar ekicileri istihsal kooperatifleri ile Birliği, T.Şeker Fabrikaları Anonim Şirketi ve tarım kesimine yönelik faaliyette bulunan milli bankaların kayıtlarının esas alınacağı bildirilmiştir. Bu kayıtların tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesi olduğu ortadadır. Davacı murisinin teslim ettiği tütün bedellerinden 1995 yılından itibaren prim kesintilerinin yapılması sebebiyle 1.6.1995 tarihinden itibaren sigortalılığının başlatılması doğrudur. Ancak Tekel A.Ş. Genel Müdürlüğünün 16.5.2006 tarihli yazısında 30.5.1994-8.5.2001 tarihleri arasında her yıl düzenli olarak prim kesintilerinin yapıldığının bildirildiği, dava dilekçesine ekli Tekel İdaresinin 7.1.2005 tarihli yazısında ise 1995-1997-1998-1999 ve 2004 yıllarında prim kesintileri yapıldığının yazılı olduğu, mahkemece aradaki çelişkiyi gidermeksizin 1995-2004 yılları arasındaki sürenin tesbitine karar verildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece davacının murisinin prim kesintilerinin araştırılması sonucunda 16.5.2006 tarihli yazıda belirtildiği şekilde 1994-2001 yılları arasında her yıl prim kesintileri yapıldığının anlaşılması halinde talep itibariyle 1.6.1995 tarihinden son kesintinin yapıldığı yılın sonu olan 31.12.2001 tarihine kadar sigortalılığın kabulüne fazla istemin reddine, 7.1.2005 tarihli yazıda gösterildiği şekilde aralıklı kesintilerin bulunması durumunda ise kesinti yapılmayan yıllar yönünden davacının murisinin tarımsal faaliyette bulunduğunun yasal karinesi olan 2926 sayılı Yasanın 10.maddesindeki kayıtlar önem arzettiğinden bu yönde araştırma yapılarak kayıtların mevcudiyeti halinde isteme uygun şekilde 1.6.1995-20.4.2004 tarihleri arasındaki sürenin kabulü, kesinti yapılmayan yılların kayıtlarla desteklenmemesi halinde ise prim kesintilerinin bulunmadığı yıllar dışlanmak suretiyle istem hakkında karar verilmesi gerektiği ortadadır.Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözardı edilerek eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.