Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14060 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5839 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) MahkemesiDavacı, 01/12/1995-29/04/2011 tarihleri arasında... sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDavacı, 01.12.1995 – 29.04.2011 tarihleri arasında...sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacının 01.12.1995 – 20.01.1998 tarihleri arasında ...sigortalısı olduğunun tespitine, fazla süreye ilişkin talebin reddine, davacının kabul edilen... sigortalılığı yönünden 6111 sayılı Yasa gereğince yeniden yapılandırma hakkında faydalanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının davalı Kurum tarafından 01.12.1995 – 31.12.1995 tarihleri arasında ve 29.04.2011 tarihinden itibaren .... sigortalısı olarak kabul edildiği, 29.04.2011 tarihinde 6111 sayılı Yasa'dan faydalanmak için talepte bulunduğu, dosya kapsamına göre sadece 1995/Kasım ayında prim kesintisi bulunduğu, davacının 2926 sayılı Yasa kapsamında prim ödemeleri bulunduğu gibi isteğe bağlı sigortalı olarak da 31.03.1997 – 20.01.1998 tarihleri arasında düzenli prim ödediği, 01.01.1992 tarihinden beri devam eden ziraat odası kaydı bulunduğu anlaşılmaktadır. Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurum'un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir. Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davalarında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması ya da ürün tesliminin olması tek başına davanın kabulü için yeterli değildir. Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti için öncelikle bir prim kesintisinin (tevkifat) bulunması gerekir. Yine bu prim kesintisini (tevkifatı) takip eden yıllarda, tarımsal faaliyete ilişkin olarak, hangi tarımsal ürünlerin yetiştirildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği, bu ürünlerden prim kesintisinin yapılıp yapılmadığı gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir.Öte yandan ilk prim kesintisini izleyen yıllarda, prim kesintisi (tevkifat) veya ürün tesliminin iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilip bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir. 11.09.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Yasa'nın 58. maddesiyle 5510 sayılı Yasa'ya aşağıdaki geçici 54. madde eklenmiştir. Geçici 54.maddesinin 2. fıkrasında; “...4 üncü ve 7 nci maddeler ile 2926 sayılı Kanun'un 2 nci, 5 inci ve 9 uncu maddelerine göre kayıt ve tescili yapılanların, sigortalılık tescil ve sürelerine esas tarımsal faaliyetleri ile ilgili kurum ve kuruluş üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine sigortalılıkları geçersiz sayılarak iptal edilenlerin, tescillerinin yapıldığı tarihten 31/12/2010 tarihine kadar geçen sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31/12/2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla, 4 üncü maddenin birinci -fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır. Ancak, tevkifat kesintisine binaen geriye dönük yapılan tescillerden, tevkifatın yapıldığı tarihte ziraat odası kaydı bulunmayan, daha sonra geriye dönük tesis edilen kayıtlar geçerli kabul edilmez.” hükmü yer almaktadır.Somut olayda; mahkemece davacının isteğe bağlı sigorta kapsamında ödediği primler de dikkate alınarak 01.12.1995 – 20.01.1998 tarihleri arasında... sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmişse de; isteğe bağlı sigortalılık kapsamında ödenen primlerin zorunlu sigortalılık olan... sigortalılığında dikkate alınamayacağı göz ardı edilerek sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur. Mahkemece yapılacak iş; davacının ...sigortalılık süresini, teslim ettiği ürünlerden yapılan prim kesintilerini ve Geçici 54. madde kapsamında yaptığı prim ödemelerini dikkate alarak belirlemekten ibarettir.O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden taraflardan davacıya iadesine, 14.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.