Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13932 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1243 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı, yersiz olarak ödenen yetim aylıklarının yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.KARARDava, davalının boşandığı eski eşiyle birlikte yaşamaya devam etmesi ve muvazaalı boşanmış olması sebebiyle babasından almakta olduğu yetim aylığının durdurulmasından sonra yersiz ödendiği tespit edilen aylık miktarı olan 16.030,46 TL'nin her bir aylığın ödenme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiştir. Hakkında verilen boşanma kararı 26/07/2005 tarihinde kesinleşen davalıya ölü olan sigortalı babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davacı Kurumca gerçekleştirilen işlemle başlangıç tarihi itibariyle kesilerek yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk işleminin tesis edildiği anlaşılmaktadır.Davanın yasal dayanağı 5510 sayıl?? Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası kanunun 56. maddesidir.5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 59/2. maddesinde “Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” hükmü yer almaktadır.11/05/2010 tarihli Kontrol Raporunda, davalının ve boşandığı eşinin adresi olan...adresinde çevre soruştarmasının yapıldığı, bilgisine başvurulan ve imza vermekten kaçınan kişilerin davalı ve eşinin uzun süredir söz konusu adreste beraber yaşadıklarını ve normal bir aile yaşantısı sürdürdüklerini, boşandıklarından haberlerinin olmadığını söyledikleri, mahalle muhtarı ...'in davalı ve eşinin 20 yıldır bu adreste birlikte yaşadıklarını belirttiği, davalı ve eşinin kimlik paylaşım sistemindeki adreslerinin aynı olduğu bildirilmiştir.Somut olayda, davalı ve eşinin 26/07/2005 tarihinde boşandıktan sonra 07/05/2010 tarihinde tekrar evlendikleri, davalı ve eşinin 2007 yılı ... kayıtlarına göre ... ... adresinde kayıtlı oldukları, bu tarihten sonra herhangi bir adres değişikliğinin olmadığı, davalının boşandıktan sonra eski eşinin ailesinin bulunduğu apartmanda eşinin kardeşleri ile birlikte yaşamaya devam etmesinin hayatan olağan akışına uygun olmadığı, mahalle muhtarı ...'in .... Kontrol Memurlarına verdiği ifadesini mahkemede değiştirmesinin inandırıcılıktan uzak olduğu anlaşıldığından 11/05/2010 tarihli Kontrol Raporunda tespit edilen hususlar da dikkate alındığında davalı ve eski eşinin, boşanma sonrasında da birlikte yaşamaya devam ettikleri sabit olup 5510 sayılı yasanın 59/2. maddesi gereğince Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen tutanak içeriğinin de aksi ispat edilemediğinden yersiz ödendiği anlaşılan aylık miktarının ne kadar olduğunun tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 10/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.