Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13907 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9108 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı, Ocak 2003 yılından itibaren...sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R Davacı, 2002/12. aya ilişkin tevkifat kesintisine istinaden 2003/1-2004/1 arasında tarım bağ-kur sigortalısı sayılması gerektiğini belirterek 2003/1. aydan itibaren tarım bağ-kur sigortalısı olduğunun tespitini istemişdir. Mahkemece davanın kabulü ile, davacının tevkifat kesintisi yapılan Aralık 2002 tarihini takip eden aybaşı olan 01.01.2003 tarihinden ... sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmiştir.Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, ...’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir. ... sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün, faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde de, tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.Öte yandan, HMK'nun 297. maddesi uyarınca taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde karar yerinde gösterilmesi gereklidir. Bunun yanında hakim somut olayın özelliğine göre infazda duraksamaya yer bırakmayacak biçimde karar yazmak durumundadır.Somut olayda, davacının 19.08.2014 tarihinden itibaren 2926 sayılı Yasa kapsamında ...sigortalılığının bulunduğu anlaşılmakla davacının talebinin 2004/1 ve sonrasını kapsayıp kapsamadığının açıklattırılmadığı, 2002/12. aya ait prim kesintisi dışında ürün teslimi veya prim kesintisinin bulunup bulunmadığının araştırılmadığı, ayrıca infazda tereddüt yaratacak biçimde sigortalılığın sona erdiği tarihin hükümde gösterilmeden karar verildiği anlaşılmaktadır.Yapılacak iş, öncelikle davacının talebi açıklattırılarak 2004/1. ay ve sonrası için talebi bulunup bulunmadığını tespit etmek, davacının 2002/12. aya ait prim kesintisi haricinde prim kesintisi veya ürün teslimi bulunup bulunmadığı araştırılarak bunlara ilişkin belgeleri getirtmek, bulunmaması halinde davacının 01/01/2003-31/12/2003 tarihleri arasında... sigortalısı olduğunun tespitine karar vermek, bulunması halinde ise, yukarıda anlatılan ilkeler ışığında ve infazda tereddüte yer vermeyecek şekilde davacının ...sigortalısı olduğu süreleri tespit etmekten ibarettir.O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.