Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13692 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 289 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, yetim aylığını kesen ve ödenen aylığı kesen Kurum işleminin iptaliyle, kesilen aylığın yeniden bağlanmasına karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDava, davacının boşandığı eski eşiyle birlikte yaşamaya devam etmesi ve muvazaalı boşanmış olması sebebiyle babasından almakta olduğu yetim aylığının durdurulması ve yersiz ödeme gerekçesiyle adına borç çıkarılmasına dair kurum işleminin iptali ile yetim aylığının yeniden bağlanması istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hakkında verilen boşanma kararı kesinleşen davacıya ölü olan sigortalı babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davalı Kurumca gerçekleştirilen işlemle başlangıç tarihi itibariyle kesilerek yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk işleminin tesis edildiği anlaşılmakta olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda istem aynen hüküm altına alınmıştır.Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası kanunun 56. maddesidir.Somut olayda, davacı ve eşi.... 05/02/2003 tarihinde boşanmışlardır. Davacıya babası nedeniyle yetim aylığı bağlanmıştır. 03/09/2010 tarihli Kontrol raporunda yer alan, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşayarak Kurumdan haksız menfaat temin ettiği yönündeki tespit üzerine yetim aylığı başlangıç tarihi itibariyle kesilerek, Kurumca, yapılan ödemeler borç kaydedilmiştir.5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 59/2. maddesinde “Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” hükmü yer almaktadır.03/09/2010 tarihli Kontrol Raporunda; davacının ikametinin altında bulunan ... Plastik ve Züccaciye dükkanındaki esnafın...'ın davacının adresini tarif ederek burada kaldığını beyan ettiği,....'ın adresinde yapılan araştırmada .... Gıda'nın sahibi .... ile görüşüldüğü, ....'ın ifadesinde söz konusu adreste...'ın babasının oturduğunu söylediği,...'ın oturduğu ev olarak davacının evini tarif ettiği bildirilmiştir. Somut olayda, 2007 yılına ait iki adet seçmen listesinde davacı ve boşandığı eşinin birlikte yaşadıkları anlaşılan...Caddesi adresinde kayıtlı olduğu, davacının oturduğu eve ait doğalgaz kullanım sözleşmesinin... adına 14/10/2011 tarihinde yapıldığı, sözleşmenin 13/09/2013 tarihinde feshedildiği, 13/09/2013 tarihinde ... ile doğalgaz kullanım sözleşmesinin yapıldığı anlaşıldığından 03/09/2010 tarihli Kontrol Raporunda tespit edilen hususlar da dikkate alındığında davacı ve eski eşinin, boşanma sonrasında da birlikte yaşamaya devam ettikleri sabit olup 5510 sayılı yasanın 59/2. maddesi gereğince Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları tarafından düzenlenen tutanak içeriğinin de aksi ispat edilemediğinden, davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 03/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.