MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, Kurum işleminin iptaliyle 2009-2010 yıllarında sigortalılığının tespitiyle, 01.11.2014 tarihinden itibaren emekli aylığı bağlanmasına, ödenmeyen aylıkların faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDava, davacının 2009-2010 yıllarında kabul edilmeyen 390 günlük isteğe bağlı sigortasının geçerli olduğunun tespiti ve yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Mahkemece ilk olarak, davanın kısmen kabulü ile davacının 2009-2010 yıllarında 390 gün isteğe bağlı sigortasının geçerli olmadığına ancak 01.11.2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgeleden; davacının 1992-2008 yılları arasında 5510 sayılı 4/a maddesi kapsamında 3225 gün çalışması olduğu, davacının 20.01.2009 tarihli isteğe bağlı sigorta kapsamında tescil talebine istinaden girişinin yapıldığı ve Kurum tarafından 21.01.2009-31.01.2010 tarihleri arasında isteğe bağlı sigortalı kabuul edildiği, prim ödemelerinin düzenli olup, 24.10.2014 tarihli tahsis talebinin isteğe bağlı sigorta kapsamında ödediği primlerin iade edildiği gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda; davacının isteğe bağlı sigorta kapsamında ödemiş olduğu 390 günlük sigorta süresine dair primlerin davacıya ida edilip edilmediği belli değildir. Primleri iade edilmiş olsa dahi davacının ihya hakkı her zaman bulunmakta olup, 390 günlük sigorta süresinin geçerli sayılmamasına dair hüküm kısmı hatalı olup, ayrıca davacının 390 günlük isteğe bağlı sigorta süresinin geçerli olmadığına karar verilip, yaşlılık aylığı hesaplanırken bu sürenin dahil edilmesi çelişkiye neden olmuştur. Yapılacak iş; davalı Kurumdan davacının isteğe bağlı sigortası kapsamında ödemiş olduğu primlerin davacıya iade edilip edilmediğini netleştirmek ve iade edilmesi durumunda ihya etmesi çin süre verip, 390 günlük isteğe bağlı sigortasını geçerli sayıp, bu şekilde davacının sigortalılık sürelerini tespit ederek aylık şartlarını değerlendirmekten ibarettir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 03/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.