Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13620 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 12975 - Esas Yıl 2009





Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davacı ile davalılardan A…… Alüminyum Met. Yapı Sis. İm. Tic. Ltd. Şti. ile A…… H…… Otomotiv A.Ş. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, iş kazası sonucu %34 oranında malul kalan davacının, uğramış olduğu maddi ve manevi zararının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece maddi tazminat davasının maddi zararın SGK'ca karşılanmış olması nedeniyle reddine, 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ise de, varılan sonuç isabetli değildir. Dava konusu olaya ilişkin olarak düzenlenen 05.12.2005, 20.03.2006 ve 23.07.2006 tarihli kusura ilişkin bilirkişi raporlarının üçünde de; A…… H…… Otomotiv A.Ş.'nin anahtar teslimi suretiyle işi ihale etmesi nedeniyle kusursuz olduğunun saptanması yerindedir. Ancak mahkemece, hüküm kurulurken A…… H…… Otomotiv A.Ş. hakkındaki dava reddedilmediği gibi, tazminata hükmedilirken bu davalının tazminat sorumluluğundan ayrık tutulmaması ve hüküm altına alınan manevi tazminat alacağından hangi davalıların sorumlu tutulduğunun açıklanmaması doğru ol-mamıştır. Öte yandan 05.12.2005, 20.03.2006 ve 23.07.2006 tarihli kusura ilişkin bilirkişi raporlarının üçünde de A…… H…… Otomotiv A.Ş.'nin anahtar teslimi suretiyle işi ihale etmesi nedeniyle kusursuz olduğunun saptanması dışında kusur oranları taraflar arasında farklı oranlarda paylaştırılmış, mahkemece raporlar arasındaki bu çelişki giderilmeden davacının kusursuz bulunduğu tek rapor olan 20.03.2006 tarihli rapor hükme esas alınmıştır. Hükme dayanak alınan bilirkişi raporlarında; bilirkişilerin, İş Kanunu'nun 77. maddesinin öngördüğü koşulları gözönünde tutarak ve özellikle işyerinin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken İşçi Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği'nin ilgili maddelerini incelemek suretiyle, işverenin, işyerinde alması gerekli önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri aldığı, hangi önlemleri almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelemek suretiyle kusurun aidiyeti ve oranı hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptamadıkları anlaşılmaktadır. Kaldı ki, kusur oranlarının taraflar arasındaki dağılımı alınan 3 kusur raporunda da farklılık göstermektedir. Hal böyle olunca, hükme dayanak alınan bilirkişi raporunun, İş Kanunu'nun 77. maddesinin öngördüğü koşulları içerdiği giderek hükme dayanak alınacak nitelikte olduğu söylenemez. Mahkemece kusur raporları arasındaki çelişki giderilmeden 20.03.2006 tarihli kusur raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Yapılacak iş; davalı A…… H…… Otomotiv A.Ş.'nin anahtar teslimi suretiyle işi ihale ettiği dikkate alınarak işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman farklı bilirkişi kuruluna konuyu yukarıda açıklandığı biçimde inceletmek, verilen rapor dosyadaki bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilerek ve sonuca göre karar vermekten ibarettir. O halde, davacının, davalı A…… Ltd. Şirketi'nin ve A…… H…… A.Ş.'nin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S o n u ç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), bozmanın niteliğine göre sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davacı ile davalılardan A…… Alüminyum Met. Yapı Sis. İm. Tic. Ltd. Şti. ile A…… H…… Otomotiv A.Ş.'ye iadesine, 29.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.