Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13580 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 18939 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, 01/08/1995 tarihinden itibaren 2926 sayılı Yasa'ya tabi sigortalılığının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının 31.07.1995 tarihli ilk prim kesintisine istineden 01.08.1995 tarihinden itibaren tarım .... sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulü ile, hükümde yazılı şekilde karar verilmiştir.Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde,....’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir. ... sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün, faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde de, tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.Öte yandan, HMK'nun 297. maddesi uyarınca taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde karar yerinde gösterilmesi gereklidir. Bunun yanında hakim somut olayın özelliğine göre infazda duraksamaya yer bırakmayacak biçimde karar yazmak durumundadır. Somut olayda, davacının 01.02.2008 tarihinden itibaren 2926 sayılı Yasa kapsamında ...... sigortalısı olarak tescil edildiği anlaşılmış olup, davacıya ait olduğu belirtilen ..., ... Sanayi, Proje Mühendislik Hizmetleri, Araştırma, Üretim, Pazarlama A.Ş. tarafından yapılan prim kesintisi dışında ürün teslimi veya prim kesintisinin bulunup bulunmadığı araştırılmadığı gibi, ., Tarımsal Sanayi, Proje Mühendislik Hizmetleri, Araştırma, Üretim, Pazarlama A.Ş. tarafından yapılan prim kesintisinin de davacıya ait olup olmadığı araştırılmadığı ayrıca infazda tereddüt yaratacak biçimde sigortalılığın sona erdiği tarihin hükümde gösterilmeden karar verildiği anlaşılmaktadır.Yapılacak iş, öncelikle 1995 yılındaki muhtar ve azaların tespitiyle, davacının ürünleri nereye teslim ettiğinin ve müstahsil makbuzunda isim kısmında....yazılı olduğundan bu kişinin ... olup olmadığı, bu kısaltma ismi kullanan başka bir kişinin bulunup bulunmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, ilgili nüfus müdürlüğü ve zabıta marifetiyle başka bir .... şeklindeki kısaltılmış ismi kullanabilecek ve ... isimli kişi olup olmadığını araştırmak, Sosyal Güvenlik Kurumundan söz konusu yerde .... sigortalısı... adlı kaç kişi olduğunu araştırmak ve nüfus müdürlüğünden gelen kayıtlarla karşılaştırmak, tüm deliller bir arada değerlendirilerek söz konusu kesintinin davacıya aidiyeti olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde kanıtlandıktan sonra, davacının dosya kapsamında aidiyet iddiası olan prim kesintisi haricinde prim kesintisi veya ürün teslimi bulunup bulunmadığı araştırılarak bunlara ilişkin belgeleri getirtmek, bulunmaması halinde davacının 01/08/1995-31/12/1995 tarihleri arasında.... sigortalısı olduğunun tespitine karar vermek, bulunması halinde ise, yukarıda anlatılan ilkeler ışığında ve infazda tereddüte yer vermeyecek şekilde davacının.... sigortalısı olduğu süreleri tespit etmekten ibarettir.Kabule göre de, davalı .... harçtan muaf olduğu halde davacı tarafından yapılan harç giderlerinin yargılama giderlerine dahil edilmek suretiyle davalı Kurumdan alınmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 01.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.