Mahkemesi : Konya İş MahkemesiTarih : 22.03.2006No : 1343-204Davacı, yaşlılık aylığının geç ödenmesinden dolayı faiz alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine.2-Dava, yaşlılık aylıklarının davacıya geç ödenmesi nedeniyle birikmiş faiz alacağının davalı Kurumdan tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden Konya İş Mahkemesinin 05.05.2003 tarihli kararı ile davacının 01.08.2002 tarihi itibariyle yaşlılık aylığına hak kazandığının tesbitine karar verildiği, bu kararın Yargıtay 10. H. D.nin 23.09.2003 tarihli kararı ile onanması üzerine davacının 24.10.2003 tarihinde Kurum kayıtlarına ihtikal eden dilekçesi ile kesinleşmiş Mahkeme kararının uygulanarak kendisine yaşlılık aylığı bağlanmasını ve birikmiş aylıklarının faizi ile ödenmesini talep etmesi üzerine, davalı Kurumca davacıya 01.08.2002 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı bağlanarak 25.02.2004 tarihinde toplu ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır.Mahkemece hükme esas alınan 14.02.2006 tarihli bilirkişi raporunda 1479 sayılı Yasa'nın 65/1. maddesi gereğince davacının yaşlılık aylığına hak kazandığı 01.08.2002 tarihinden itibaren Kurumun işlem yapma süresi olan 3 aylık süreyi de ekleyerek temerrüt tarihini 25.11.2002 olarak belirlenmesi yerinde ise de 2002 yılının Eylül ve Ekim aylarına ait temerrüt tarihinin 25.11.2002 tarihi yerine 25.09.2002 ve 25.10.2002 olarak belirlenip hesaplamanın buna göre yapılarak fazla faiz alacağı hesaplanması hatalı olmuştur.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin hatalı bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.