MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, davalı işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün, Feri Müdahil ve davalı vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDava, davacının davalı işveren nezdinde geçen ve emeklilik süresinin tespitinde dikkate alınmayan 1 yıl 3 aylık hizmet süresinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile davacının 23/10/1985-02/01/2014 tarihleri arasındaki davalı işyerindeki çalışmalarından 493 günün kuruma eksik bildirildiğinin tespitine, eksik bildirilen günlerden dolayı davacının 8,90 TL prime esas kazanç elde ettiğinin tespitine, karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın "Taleple Bağlılık İlkesi" başlıklı 26. maddesine göre Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Hâkimin, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır.Somut olayda, davacının 23/10/1985-02/01/2014 tarihleri arasında davalı işveren yanında kesintisiz çalıştığı ancak 1988/1-2. dönemde 240 gün, 1989/1-2. dönemde 240 gün ve 1990/1. dönemde 14 gün olmak üzere toplam 494 günlük hizmetinin Kuruma bildirilmediği, davacının ise emeklilik süresinin belirlenmesi sırasında eksik hesaplanan 1 yıl 3 aylık hizmet süresinin tespitini talep ettiği ve davacının prime esas kazancının tespitine yönelik herhangi bir talebinin olmadığı anlaşılmış olup mahkemece talep aşılarak davacının 23/10/1985-02/01/2014 tarihleri arasında davalı işyerindeki çalışmalarından 493 günün Kuruma eksik bildirildiğinin ve prime esas kazancının tespitine karar verilmiştir.Yapılacak iş, davacının talebinin davalı işveren nezdinde geçen ve emeklilik süresinin tespitinde dikkate alınmayan 1 yıl 3 aylık hizmet süresinin tespiti istemine ilişkin olduğunu ve davacının prime esas asgari kazancının tespitine yönelik herhangi bir talebinin olmadığını göz önünde bulundurarak taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının talebi doğrultusunda karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davalıya iadesine, 27/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.