MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01.05.2003-08.08.2006 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDava, davacının davalıya ait işyerinde 01/05/2003-08/08/2006 tarihleri arasında geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulü ile davacının davalı işyerinde 01/05/2003-08/08/2006 tarihleri arasında kesintisiz ve asgari ücret ile çalıştığının tespitine karar verilmiştir.Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 79. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/8. maddeleri gereği bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır.Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilmeyen sigortalılar, çalışmalarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse bu çalışmaların Kurumca dikkate alınacağı belirtilmiştir. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı, kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli, daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu, niteliği, başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 08/08/2006-22/10/2008 tarihleri arasında geçen çalışmasının davalıya ait 1099609 sicil sayılı işyerinden bildirildiği, 1099609 sicil sayılı işyerinin 01/05/2003 tarihinde Kanun kapsamına alındığı, Yargıtay aşamalarından geçerek kesinleşen ... 13. İş Mahkemesi'nin 2008/661 E. 2010/604 K. sayılı kararı ile davacının davalı işyerinde 5 yıl 4 ay 26 gün çalıştığına ilişkin bilirkişi raporu esas alınarak verilen işçilik alacaklarının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin kararın Yargıtay 9. Hukuk Dairesi Başkanlığının 2010/49360 E. 2013/8717 K. sayılı ilamı ile onandığı, davacı, davalı ve bordro tanıklarının dinlenildiği anlaşılmaktadır.Somut olayda, davacının talep ettiği döneme yönelik kesinleşmiş alacak davası bulunsa da, alacak davaları, hizmet tespiti davası yönünden kesin delil olmayıp kuvvetli delil olarak değerlendirilmekte, davada taraf sıfatı bulunmayan ... Kurumu yönünden bağlayıcı olmamaktadır.Öte yandan dinlenilen davacı tanıkları davacının açlışmasını doğrulamakta ise de, davalı ve bordro tanıklarının ise çalışmayı doğrulamadığı, böylelikle Mahkemece talep edilen dönemde tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmeden sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.Yapılacak iş, ihtilaflı döneme ilişkin dönem bordrolarında kayıtlı , daha önce dinlenmemiş olan bordro tanıklarını resen saptayarak davacının çalışma süresi yönünde beyanlarını almak, ... Kurumu, zabıta, aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan ...ye iadesine 25/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.