MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, 31/07/1979 sigortalılık başlangıcından itibaren 3766 günlük sürenin prime esas kazançların aylık bağlamada nazara alınması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDava, davacının ...’da çalıştığı süreleri borçlanması neticesinde bağlanan yaşlılık aylığında 3766 gününün 31.07.1979 tarihinden başlatılması ve buna göre yaşlılık aylığı miktarının yeniden tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiştir.Davanın yasal dayanağını oluşturan 3201 sayılı Yasanın 5. maddesi "Yurtdışındaki sigortalılık sürelerinin tespitinde, bunu belirten ve istek sahibinin ibraz edeceği belgelerde kayıtlı bulunan tarihler arasındaki son tarihten geriye doğru olmak üzere gün sayıları esas alınır." şeklinde düzenlenmiştir. Somut olayda, 29.03.1960 doğumlu davacının 19.04.2013 tarihinde açmış olduğu davada ... sigortasına girdiği 31.07.1979 tarihinin ...' de ilk sigortal?? giriş tarihi olarak kabul edilmesini talep ettiği ve davanın kabulüne karar verildiği, bu kararın 03.04.2014 tarihinde onanarak kesinleştiği, davacının 31.07.1979-31.12.2005 tarihleri arasında ...’da hizmetinin bulunduğu, 19.12.2012 tarihli tahsis talebine istinaden davacıya 506 sayılı Yasanın geçici 81/A maddesi gereği yaşlılık aylığı bağlandığı, davacının yut dışında çalıştığı 01.01.1980- 31.12.2005 tarihleri arası 7200 günü borçlanmak için 26.04.2006 tarihinde dilekçe verdiği, buna istinaden kurumca yurtdışı hizmet cetveline göre son çalışması olan 30.09.2005 tarihinden 7200 gün geriye gidilerek 30.09.1985 tarihleri arasının borçlandırıldığı, davacının 18.12.2012 tarihinde 3766 gün karşılığı için ödeme yaptığı ve ödediği kısma denk gelen 14.04.1995-30.05.2005 tarihleri arasını borçlandığı kabul edilerek yaşlılık aylığı hesabı yapıldığı anlaşılmaktadır. 3201 sayılı Kanun'un 5' inci maddesinin 1' inci fıkrasına göre Kurumca yapılan borçlanma tahakkuk işlemi yerinde olduğu gibi Kurumca düzenlenen borçlanma cetvelindeki süreye ait borçlanma bedelinin herhangi bir ihtirazi kayıt konulmadan ödenmesi karşısında eldeki davanın reddi gerekirken kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.