Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12722 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 22001 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, davalı Kurumda 1980-1982 yılları arasında 672 iş günü hizmetinin tazminat alamadan ayrılmış olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A RDavacı, davalı İl Özel İdaresi'ne ait işyerinde 1980-1982 yılları arasında 672 iş günü hizmetine ilişkin tazminat almadan ayrılmış olduğunun tespitini istemiştir.Mahkemece, davanın kabulü ile, davacının davalı Kurumda 1980-1982 yılları arasında 672 gün çalıştığı ve işten ayrılma nedeni ile herhangi bir tazminat almadığı, tazminat almadan işten ayrılmış olduğunun tespitine karar verilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden, 331 sicil sayılı ... Başmühendisliği ünvanlı işyerinden davacı adına 20/05/1982-31/12/1982 tarihleri arasında 492 gün çalışma bildirildiği, davacının başvurusu üzerine ... İl Özel İdaresi İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğü'nün davacıya verdiği 21/12/2012 tarihli yazıda 1980-1982 tarihleri arasında 672 gün çalıştığının tespit edildiği, şahsi dosyasının olmadığından i??ten ayrılma nedeni ile tazminat alıp almadığının tespit edilemediği bildirildiği, ... İl Özel İdaresi İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğü'nün 20/01/2014 tarihli yazısında ise idareleri emrinde davacının çalışmadığının bildirildiği anlaşılmaktadır.Davada sıfat, tarafın, dava konusu maddi hukuk ilişkisinin süjesi olup olmamasıyla ilgilidir. Taraf ehliyeti dava şartlarından olup yargılamanın her safhasında re’sen gözönünde tutulması gerekir.Hizmet tespiti davalarında, davacının tespitini istediği çalışmanın geçtiği işyerinin sahibi olan gerçek ya da tüzelkişi işveren, ... Kurumu ile zorunlu dava arkadaşıdır. Öte yandan, Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa'nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Davacının çalışmalarının geçtiğinin ileri sürüldüğü işyeri bir kamu kuruluşuna aittir. Kamu kuruluşlarında, çalışanların kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıldır. Davacının ücretsiz çalışması hayatın olağan akışına aykırı, kamu kuruluşundaki çalışmaların resmi kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıldır. Ayrıca, HMK'nun 297. maddesi uyarınca taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde karar yerinde gösterilmesi gereklidir. Bunun yanında hakim somut olayın özelliğine göre infazda duraksamaya yer bırakmayacak biçimde karar yazmak durumundadır.Somut olayda, ... Kurumu davaya dahil edilmeden, davacının davalı işyerindeki çalışması usulünce araştırılmadan ve infazda tereddüt yaratacak biçimde çalışmanın geçtiği tarihler belirtilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olduğu gibi davacının tespitini talep ettiği tazminatın mahiyetinin açıklattırılmaması ve tazminat talebinin eda davasına konu olabileceği hususunun göz önüne alınmaması hatalı olmuştur.Yapılacak iş, öncelikle ... Kurumu'nu davaya dahil ederek göstereceği delilleri toplamak, ... Başmühendisliği ünvanlı işyerinin davalı İl Özel İdaresi nezdinde bir işyeri olup olmadığını sormak, değilse hak düşürücü sürenin dolup dolmadığını değerlendirmek, davacıya tespitini talep ettiği çalışma sürelerini açıklattırarak davalı işyeri kamu kurumu niteliğinde olduğundan, davacının anılan çalışmalarının gerçekten olup olmadığını davalı işverenin kayıt ve ücret bordrolarından saptamak, işyeri şahsi sicil dosyasını getirtmek, bu tür belgelerde noksanlık varsa, bunun açıklanabilir nedeni bulunup bulunmadığını, ücretin nasıl ödendiğini araştırmak, bu konuda işyeri yetkililerini tespit edilerek tanık olarak dinlemek ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Yasanın 2, 6, 9 ve 79/10. maddeleri gereğince ortaya koyduktan sonra sonucuna göre, davacının çalışma süresi yönünden infazda tereddüt yaratmayacak şekilde hüküm kurmak, tazminat talebi yönünden ise davacından tespitini talep ettiği tazminatın mahiyeti açıklattırılarak bu konuda araştırma yapmak ve eda davasına konu olabileceğinin anlaşılması halinde davacının tazminat almadan işten ayrıldığının tespiti yönündeki talebinin ise reddine karar vermekten ibarettir.Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 18/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.