Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12615 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 23056 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle 27.432,83-TL maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi ... vekilince istenilmesi ve de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 02/06/2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan -... vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf ile diğer davalılar adına gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü, ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere temyizin kapsamına ve temyiz nedenlerine göre, temyiz eden davalı... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,2-Dava 27.09.2009 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu % 4,10 oranında sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının karşılanması istemine ilişkindir.Mahkemece maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davalı... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Yerel mahkemenin manevi tazminatın takdirine ilişkin kararı yerindedir. Maddi tazminat gelince; maddi tazminatın hesabında esas alınan ücretin belirlenmesinde hataya düşüldüğü görülmektedir. Kusurun aidiyeti ve oranı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, dava konusu olay nedeniyle maddi tazminatın hesaplanmasında esas alınacak ücretin belirlenmesine ilişkindir. İş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle sigortalının maddi tazminatının hesaplanmasında, gerçek ücretin esas alınması koşuldur. Öte yandan, gerçek ücretin ise; işçinin kıdemi ve yaptığı işin özelliği ve niteliğine göre işçiye ödenmesi gereken ücret olduğu, işyeri veya sigorta kayıtlarına geçmiş ücret olmadığı Yargıtay’ın yerleşmiş görüşlerindendir. Davacının vasıflı işçi olduğu dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden belli olmaktadır. Öte yandan vasıflı işçinin asgari ücretle ya da bu düzeyde bir ücretle çalışmasının Hayatın olağan akışına ve yaşam deneyimlerine uygun düşmeyeceği açıktır. Bu nedenle yerel mahkemece, davacın asgari ücretin üzerinde bir ücret ile çalışacağının kabulü ile olay tarihinde davacının emsali işçilerin ücretinin araştırılmasına gidilmesi isabetlidir. Ancak davacının işçilik alacaklarının tahsili için açtığı davada,...4. İş Mahkemesinin 2010/146E ve 2010/1168K sayılı kararında, 2010 yılı ocak ayında 1.571,00-TL ücretle çalıştığı kabul edilerek kıdem ve ihbar tazminatı ile diğer işçilik alacaklarının karar altına alındığı, dava dilekçesindeki davacı beyanına göre bu kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacının tarafı olduğu işçilik alacağı davasında belirlenen ücreti aşar ücretlerle maddi tazminatının hesaplanmasının isabetsiz olduğu ortadadır.Yapılacak iş, davacı işçinin gerçek ücreti kesinleşen işçilik alacakları davasında belirlendiğinden, anılan davadaki hesaba esas ücret dikkate alınmak suretiyle davacının maddi tazminatını yeniden hesaplatmak, hesaplanan bu zarardan Kurumca bağlanan gelirlerin ilk peşin değerinin rücu edilebilecek kısmını indirmek, usuli kazanılmış haklar gözetilerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgular dikkate alınmadan ve özellikle ücretin işçilik alacakları davasında belirlendiği göz ardı edilerek, davacı iddiasındaki ücretin tazminatının hesaplanmasına esas alınmak suretiyle, yazılı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O halde, davalı... vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.