Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12204 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 19520 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, ...'lı çalışmaları ile çakışan 22.04.2010-31.10.2010 tarihleri arasındaki Tarım Bağ-Kur sigortalılık sürelerinin iptaline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,Dava; davacının 506 sayılı Yasa'ya tabi çalışmaları ile çakışan 22.04.2010-31.10.2010 tarihleri arasındaki 2926 sayılı Yasa'ya tabi tarım Bağ-Kur sigortalılığının iptali istemine ilişkindir.Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içindeki kayıt ve belgelerden; davacının 1982/4-2015 yılları arasında kısmi ...'lı çalışmalarının bulunduğu, nizalı dönemde 2009/1-01.10.2009 tarihleri arasında 159 gün, 22.04.2010-31.10.2010 tarihleri arasında kesintisiz ve sonrasında da kısmi SSK'lı çalışmalarının bulunduğu, davacının 01.12.2009-devam şeklinde ziraat odası kaydının bulunması nedeni ile Kurumca SSK'lı çalışmalarının sonlanması üzerine 01.12.2009 tarihinden itibaren Tarım Bağ-kur sigorta tescilinin res'en yapıldığı ve bu tarihten sonraki SSK'lı çalışmalarının Kurumca kabul edilmediği ve uyuşmazlığın bu hususta çıktığı ve eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.1.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı yasanın 53/1 maddesi "Sigortalının, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık nedenlerinden birden fazlasına aynı anda tâbi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde; öncelikle (c) bendi kapsamında, (c) bendi kapsamında çalışması yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılacağı" bildirilmiştir. 3.2.2011 tarihli 6111 Sayılı Yasanın 33. maddesi ile değiştirilen ve 01.03.2011 tarihinde yürürlüğe giren 5510 Sayılı Yasanın sigortalılık hallerinin birleşmesi başlıklı 53/1. maddesinde ise "Sigortalının, 4. maddenin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çakışması halinde, öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında, (a) ve (b) bentlerinde yer alan sigortalılık statülerine tabi olacak şekilde Kanun kapsamına girmesi halinde ise aynı maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılacağı" belirtilmiş ve aynı yasanın Geçici 33. maddesinde ise "Kanunun 53 üncü maddesinin birinci fıkrasında bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla yapılan değişiklikler, bu değişikliklerin yürürlüğe girdiği tarihten öncesi için uygulanmaz”hükmü getirilmiştir.Görüldüğü üzere kanunların derhal uygulanması ilkesinin olmasına rağmen aynı yasanın Geçici 33. Maddesiyle 01.03.2011 tarihli, 5510 sayılı Yasanın 53. üncü maddesinin birinci fıkrasında bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla yapılan değişikliklerin, bu değişikliklerin yürürlüğe girdiği tarihten öncesi için uygulanmayacağı hükmü getirilmiştir.Hal böyle olunca; davacının önce başlayan sigortalılığı 2926 sayılı yasa'ya tabi sigortalılığı olup 01.12.2009 tarihinden sonra davacının tarım Bağ-Kur sigortalısı kabul edilmesi gerekecektir.Diğer taraftan 23.04.2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6645 sayılı Yasanın 56. Maddesi ile 5510 sayılı Yasaya eklenen geçici 63. maddenin “Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlarla tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, Kuruma kayıt ve tescilleri yapıldığı hâlde, bu maddenin yayımlandığı ayın sonu itibarıyla 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunanların, bu sürelere ilişkin prim borçlarını, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ödememeleri veya ilgili kanunları uyarınca yapılandırmamaları hâlinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulur. Durdurulan süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek bunlara Kurum alacakları arasında yer verilmez. …” hükmü gözetilerek, Kurumdan davacının sigortalılığının anılan yasal düzenleme kapsamına girip girmediği ve durdurulması gereken tarih sorularak ihtilaf konusu dönemde davacının 5510 sayılı Yasanın 4. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık süreleri belirlenerek, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında yapılan değerlendirmede, mahkemece verilen red kararı eksik inceleme ve araştırma nedeniyle isabetsizdir.O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 06.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.