Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12192 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 16843 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, sigortalılık başlangıç tarihinin 1996 yılı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, dava şartı noksanlığından usulden reddine karar vermiştir.Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A RDava, davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 1996 yılı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ... Kurumu 4. ... Kurulunun 07/09/2015 tarih ve 2015/4041 karar nolu raporuna göre davacının fiil ehliyetinin tam olmadığı ve vekaletname verilen 04/09/2013 tarihinde de fiil ehliyetine haiz olmadığı anlaşıldığından fiil ehliyetinin HMK'nın 114/d maddesinde sayılan dava şartı olması ve dava şartının yerine getirilmemesi nedeniyle aynı yasanın 115/2. maddesi gereğince dava şartı noksanlığından usulden davanın reddine karar verilmiştir.01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın "Dava Şartları" başlıklı 114. maddesinin 1.fıkrasının (d) bendinde tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartı olarak kabul edilmiştir.Medenî haklardan yararlanma ehliyetine sahip olan gerçek ve tüzel kişi davada taraf ehliyetine (HMK. m.50) ve medenî hakları kullanma ehliyetine sahip olan bütün gerçek ve tüzel kişiler de dava ehliyetine (HMK.m.51) sahiptir. Taraf ehliyeti; hak ehliyetinin, dava ehliyeti ise fiil ehliyetinin medeni usul hukukunda büründüğü şekildir. HMK'nın 115.maddesine göre; dava şartı olarak düzenlenen "dava ve taraf ehliyetinin" olup olmadığının mahkemece kendiliğinden araştırılması ve dava şartı noksanlığının tespiti halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir ise de dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için davacıya kesin süre verilmeli, bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmelidir. Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez.Somut olayda; davacının dava açıldığı tarihte ve vekaletnamenin düzenlendiği tarihte taraf ehliyetinin bulunmadığı sabit ise de davacıya vasi atanmasının sağlanması ile bu eksikliğin giderilmesinin mümkün olduğu anlaşıldığından davacı vekiline bu hususta HMK'nın 115/2. maddesi gereğince kesin süre verilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken dava şartı noksanlığından usulden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.