MAHKEMESİ: Trabzon İş MahkemesiTARİHİ: 21/11/2007NUMARASI: 2004/67-2007/1248Davacı, maluliyet aylığını iptal eden Kurum işleminin iptaliyle, maluliyet aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Davacı, 2/3 oranındaki malulüyetinin ortadan kalktığı gerekçesi ile malulüyet aylığının kesilmesine ve ödenen aylıkların iadesine ilişkin kurum işleminin iptali ile malulüyet aylığının ödenmesine devam etmesi gerektiğinin tespitini istemiştir.Mahkemece yazılı gerekçelerle istemin kabulüne karar verilmiştir.Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa'nın 95. maddesidir. Anılan maddeye göre, "Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici iş göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil edecek sağlık kurulu raporlarının usul ve esaslarını, bu raporları vermeye yetkili sağlık hizmeti sunucularının sahip olması gereken kriterleri belirlemeye, usulüne uygun olmayan sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeleri düzenleyen sağlık hizmet sunucusuna iade edecek belirlenen bilgileri içerecek şekilde yeniden düzenlenmesini istemeye Kurum yetkilidir. Usulüne uygun sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeler ile gerekli diğer belgelerin incelenmesiyle; yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, vazife malullük derecesini, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu tespit edilen meslekte kazanma gücünün kaybına veya meslekte kazanma gücünün kaybı derecelerine ilişkin usulüne uygun düzenlenmiş sağlık kurulu raporları ve diğer belgelere istinaden Kurumca verilen karara ilgililerin itirazı halinde, durum Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Sağlık Bakanlığı ile Kurumun birlikte çıkaracağı yönetmelikle düzenlenir. Bu yasal düzenleme gereğince düzenlenen Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'nin 55. maddesine göre sigortalının malullük durumunun Kurumca yetkilendirilen Sağlık sunucularının sağlık kurulunca usulüne uygun düzenlenecek raporların Kurum Sağlık Kurulunca incelenmesi sonucu Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinde belirlenen usul ve esaslara göre tespit edileceği, anılan yönetmeliğin 5. maddesinde sigortalı ve hak sahiplerinin çalışma gücü oranlarının a) Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma hastaneleri, b) Devlet Üniversitesi, c) Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı asker hastaneleri, ç) sigortalıların ikamet ettikleri illerde (a), (b), (c) bentlerinde belirtilen hastanelerin bulunmaması durumunda Sağlık Bakanlığı tam teşekküllü hastanelerin yetkili olduğu, bildirilmiş, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 56. maddesinde ise Kurum Sağlık Kurulunca verilen karara karşı yapılan itirazların Yüksek Sağlık Kurulunca inceleneceği bildirilmiştir.Kural olarak Yüksek Sağlık Kurulunca verilen karar Sosyal Güvenlik Kurumunu bağlayıcı nitelikte ise de diğer ilgililer yönünden bir bağlayıcılığı olmadığından Yüksek Sağlık Kurulu Kararına itiraz edilmesi halinde inceleme Adli Tıp Kurumu giderek Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu aracılığıyla yaptırılmalıdır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 28.06.1976 günlü, 1976/6-4 sayılı Kararı da bu yöndedir.Davacıya 1.4.1996 tarihinden itibaren malulüyet aylığı bağlandığı, Kurum Teftiş Kurulu Başkanlığının 1.7.2002 tarih ve 4 sayılı soruşturma raporu ile sigortalının kontrol muayenesi gerektiğinin karar altına alınması üzerine SSK Trabzon Bölge Hastanesinin kontrol muayenesi sonucu düzenlenen 13.5.2003 tarih 631 sayılı sağlık kurulu raporunun Kurumca değerlendirilmesi sonucu 2/3 oranında malulüyetinin bulunmadığının 13.10.2003 tarih ve 7035 sayılı yazı ile bildirilmesi sonucu 1.6.2003-17.10.2003 tarihleri arasında ödenen malulüyet aylıklarının geri istenildiği ve aylığın 1.6.2003 tarihi itibariyle kesildiği, Yüksek Sağlık Kurulu’nun 22.9.2006 tarih, 12-1081 sağlık kararında davacının 2/3 oranında malulüyet oranının bulunmadığının bildirildiği, dosyadaki mevcut K.T. Üniversitesi Tıp Fakültesi F. Hastanesinin 26.5.2004 tarihli raporunda %94 oranında malulüyetin bulunduğunun belirtildiği, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’nun 3.10.2007 tarih 5743 sayılı raporunda ise davacıdaki görme bozukluğu ve hafif derecedeki sol hemiparazi arızasının birlikte değerlendirilmesi ile davacıdaki malulüyet oranının da %67 olduğunun ve malulüyet başlangıcınında kurulun muayene tarihi olan 7.2.2007 tarihi olduğunun bildirildiği, bu durumda malulüyet oranı ile malulüyetin başlangıcı yönünden mübayanet oluştuğu, mahkemenin ise bu farklılığı gidermeksizin K.T.Üniversitesi Tıp Fakültesi F. Hastanesinin 26.5.2004 tarihli davacıdaki malulüyetin %94 oranında olduğuna ilişkin raporu esas alınarak sonuca gidildiği görülmüştür. Mahkemece, Yüksek Sağlık Kurulu ile hastane raporları ve Adli Tıp Kurumu kararı arasında malulüyet oranları ve malulüyetin başlangıcı yönünden farklılıkların oluştuğu dikkate alınarak, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu’na gidilerek gerek malulüyet oranı, gerekse malulüyetin başlangıcı açıkça tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur. Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 2.2.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.