Davacı, sigortalı ...'ın çalışmalarının fiili olduğunun tespitiyle, idari para cezasının kaldırılmasına ve aksi yöndeki müfettiş raporunun iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, görevsizlik nedeniyle reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1- Dava nitelikçe, davacı işverenin sigortalı olarak gösterdiği Murat'ın çalışmalarının fiili olduğunun tespiti ve buna ilişkin sigorta müfettişi raporunun iptali ile idari para cezası borcu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı hakkında, 506 sayılı Yasa'nın 140. maddesinde öngörülen koşulların oluşması nedeniyle, idari para cezası tahakkuk ettirildiği, idari para cezasının anılan maddede belirtilen prosedür çerçevesinde kesinleştiği, uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, idari para cezasının kesinleşmesinden sonra ve özellikle 6183 sayılı Yasa uyarınca borçluya gönderilen ödeme emrinden önce veya ödeme emrine yönelik bir itiraz olmaksızın, borçlu olmadığına ilişkin "menfi tespit" veya borcun ödenmesinden sonra "istirdat (geri alma) davası açılması durumunda sorunun çözümlenmesi noktasında toplanmaktadır. Davacı hakkında davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa'nın 140. maddesinde öngörülen yükümlülükleri yerine getirmemesi nedeniyle İdari para cezası tahakkuk ettirildiği, idari para cezasının 140. madde çerçevesinde sulh ceza mahkemesince de reddedilerek kesinleştiği, dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Öte yandan, yukarıda sözü geçen maddede öngörülen özel prosedür çerçevesinde kesinleşen hususların yeniden İncelenmesine olanak olmadığı hukuksal gerçeği ortadadır. Başka bir anlatımla, bu kesinleşme, nihayet idari para cezasına ait işlemleri yargı yerince yeniden denetleme olanağını" kaldıran bir durum olduğu söz götürmez. Bundan başka, 140. maddede öngörülen prosedür çevresinde kesinleşen idari para cezasının tekrar incelenmesine olanak tanımak Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 140. maddesinde kabul edilen ilke ile bağdaşmadığı da açıktır. Tersinin kabulü yöntemince, giderek yasadan kaynaklanan ve özel prosedür çevresinde kesinleşen idari para cezasının dayanağı bulunan bilgi ve belgeleri yok saymak olur ki, bu hususun kabulüne yasaca ve hukukça olanak bulunmadığı da tartışmasızdır. Mahkemece, kesinleşen İdari para cezasının kaldırılması isteminin reddi yerine, davaya konu idari para cezasının kesinleşmesinden sonra yürürlüğe giren 4958 sayılı Yasa'nın 51. maddesi ile 506 sayılı Yasa'nın 140. maddesinde yapılan değişiklikle sulh ceza mahkemeleri yerine idare mahkemelerinin görevli kılınması esas alınarak, idare mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi (görev hususu kamu düzenine ilişkin olduğundan, temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın) usu! ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar
Danışık nedeniyle icra takibinin iptalinin istenilmesi halinde iptali yerine icra takibinin davacı bakımından hükümsüz olduğuna karar verilmelidir.
Davacı K.. Mobilya San. Tic. A.Ş. vekili tarafından, davalılar E.. Ş.. vd. aleyhine 06/01/2011 gününde verilen dilekçe ile muvazaalı işlemin iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27/07/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı E.. Ş..
Taşkın haciz - yatırılan paranın tüm borcu karşılayıp karşılamadığı bilirkişi raporuyla tespit edilmeli
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi A.. Ö.. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunu
Tarafların görevsiz mahkemede yaptığı usuli işlemlerin geçerliliği - görevsiz idari yargıda açılan dava
Taraflar arasındaki “menfi tesbit- ödeme emrinin iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Tokat (1.) İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 23.08.2006 gün ve 1135-629 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 26.06.2007 g
Yargıtay
Yargıtay Karar Arama
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ?
Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama
Yargıtay Kanunu
Yargıtay İş Bölümü
Yargıtay Haberleri
Karar Arama
Yargıtay Kararları
Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları
Yargıtay Ceza Dairesi Kararları
BAM Kararları
Danıştay Kararları
Anayasa Mahkemesi Kararları
Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları
Karar Arama Nasıl Yapılır?
Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir?
Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır?
BAM Karar Arama Nasıl Yapılır?
Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır?
Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?