Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1032 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 2743 - Esas Yıl 2008





MAHKEMESİ: Edirne İş MahkemesiTARİHİ: 27/12/2007NUMARASI: 2007/36-2007/616Davacı, yaşlılık aylığından yapılan Sosyal Güvenlik Destek Primi kesinti işleminin iptali ile aksine kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Davacı emekli aylığından yapılan sosyal güvenlik destek primi kesintilerinin iptali ile yapılan kesintilerin yasal faiziyle davalı Kurumdan tahsilini istemiş, mahkemece yazılı gerekçelerle istemin kabulüne karar verilmiştir.Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının marangozluk nedeniyle 19.11.1965-30.6.1993 tarihleri arasında vergi kaydının, 14.4.1967- tarihinden beri devam eden oda kaydının, 6.11.1984-8.10.2004 tarihleri arasında sicil kaydının olduğu ve 1479 sayılı Yasa’ya tabi sigortalı olarak 1.10.1972 tarihinde tescil edildiği, aynı yasa uyarınca 1.8.1996 tarihinde yaşlılık aylığı bağlandığı, Kurumca 4447 sayılı Kanunun 38.maddesi ile 1479 sayılı Kanuna eklenen Ek 20.maddesi uyarınca, yukarıda belirtilen kayıtlar itibariyle 1.10.1999-30.9.2004 tarihleri arası için Sosyal güvenlik Destek Primi borcu çıkarıldığı ve davacının aylıklarından 2004 Ağustos ayından itibaren kesilmeye başlandığı anlaşılmaktadır .1479 sayılı yasanın 24 ve 25.maddelerinde Bağ-Kur sigortalılığın başlangıç ve bitişinde vergi, meslek ve sicil kayıtlarının esas alınacağı, açıkça belirtilmiştir. Vergi kaydının sona ermesi davacının kendi nam ve hesabına çalışmasını sona erdirdiğinin tek başına açık delili değildir. Mahkemece zabıtanın davacının köydeki ikamet adresindeki yapılan yetersiz araştırmaya değer verilerek sonuca gidildiği görülmüştür.Yapılacak iş; anılan yasanın yürürlüğe girdiği 1.10.1999 tarihinden sonraki dönemde, davacının en son işyeri adresinde zabıta ve emniyet marifetiyle araştırma yapmak, Belediyeden davacı adına kayıtlı işyeri olup olmadığını sormak, kaydının devam ettiği meslek odasının seçim ve toplantılarına katılıp katılmadığı aidat ödeyip ödemediği, ödemiş ise ödeme tarihlerinin araştırılarak tüm deliler birlikte değerlendirilip davacının fiili çalışmasının devam edip etmediği etmiş ise hangi tarihe kadar devam ettiği saptanarak sonuca gidilmesi gerekir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 29.l.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.