Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10288 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 24701 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :İş MahkemesiDavacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalılardan ... vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.K A R A RDava, zararlandırıcı sigorta olayı sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece, maddi tazminat isteminin kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.Dosya kapsamından, davacının geçirdiği iş kazası sonucu .....'ne ait 12/02/2014 gün ve 004707 sayılı sürekli iş göremezlik derecesi tespit kararı ile %68,00 oranında sürekli iş göremezlik derecesi verildiği ve davacının bu maluliyetine ilişkin 15/10/2016 tarihinde kontrol muayenesi gerektiğinin yazılı olduğu, ancak mahkemece bu kontrol kaydının sonucu araştırılmadan, yazılı şekilde karar verildiği görülmektedir. Bu halde, kontrol kaydı var iken saptanan orana göre tazminat hesabının yapılamayacağı açıktır. Gerçekten sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminat tutarını doğrudan etkileyeceğinden iş göremezlik oranının kesin olarak saptanması, bunun için de kontrol kaydı sonucunun araştırılması gerektiği ortadadır.Yapılacak iş, davacının 11/10/2011 tarihinde geçirdiği iş kazasına ilişkin belirlenen %68,00 iş göremezlik oranına ait kontrol kaydı sonucunun beklenmesinden sonra kesinleşen iş göremezlik oranının belirlenmesi ve belirlenen bu orana göre, hesaplanacak zararlar yönünden bir karar vermekten ibarettir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalılardan ...'ye iadesine, 07/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.