Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10238 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 11348 - Esas Yıl 2007
MAHKEMESİ: İzmir 5. İş MahkemesiTARİHİ: 08/03/2006NUMARASI: 7-135Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Dava iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir.Davacının 16.7.1996 tarihinde iş kazası geçirdiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, kusurun aidiyeti ve oranının belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. davacı işveren Ö.Ltd. Şirketinin yürütümendeki inşaat işyerinde balkon limonluk altı sıva işini yaparken düşürek yaralanmış ve %21,20 oranında malul kalmıştır.Mahkemece Bornova 2. Asliye Ceza mahkemesinin 1997/991 E sayılı dosyasında bulunan 4.4.1999 tarihli heyet hasar raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ve söz konusu raporda davalı işveren Ö.Şantiye şefi davalı N.ö.4/8. davacının ise 4/8 oranında kusurlu olduklarını belirtmiştir. Oysa Borçlar kanunun 53. maddesi gereğince hukuk hakimi ceza mahkemesinde sabit olan maddi olgularla bağlı isede kusur oranı ile bağlı değildir. Olay iş kazası olup iş hukuku ve sosyal güvenlik ilkeleri çerçevesinde değerlendirmeye tabi tutulmalıdır. Bu bakımdan insan yaşamının kutsallığı çerçevesinde işveren işyerinde işçilerin sağlığını ve güvenliğini sağlam için gerekli olanı yaplam ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu iş kazanan 77. maddesinin işin buyruğudur.İş Kanununun 77.maddesinin öngördüğü koşulları gözönünde tutarak ve özellikle işyerinin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken işçi sağlığı ve işgüvenliği tüzüğünün ilgili maddelerini incelemek suretiyle, işverenin, işyerinde alması gerekli önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri aldığı, hangi önlemleri almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelemek suretiyle kusurun aidiyeti ve oranı hiç bir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek biçimde, saptamadıkları anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, kusur raporunun, İş Kanununun 77.maddesinin öngördüğü koşulları içerdiği giderek hükme dayanak alınacak nitelikte olduğu söylenemez.Mahkemece yapılacak iş; işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman bilirkişilere konuyu yeniden yukarıda açıklandığı biçimde inceletmek, verilen rapor dosyadaki bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilerek ve sonuca göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 26.6.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.