Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4517 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 22 - Esas Yıl 2016





Tebliğname No : KYB - 2015/381875 Adalet Bakanlığı'nın 13/11/2015 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hükümlü ... hakkında .... Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 20.01.2015 tarihinde 2011/604 esas ve 2012/182 karar sayı ile verilen düşme kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 28/12/2015 tarihli yazı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı. Dosya incelendi.GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ...'nın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/2. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair .... Sulh Ceza Mahkemesinin 05/03/2010 tarihli ve 2009/1293 esas 2010/233 sayılı kararını müteakip, sanığın hakkındaki tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığının bildirilmesi üzerine 5237 sayılı Kanun'un 191/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin aynı Mahkemenin 17/02/2012 tarihli ve 2011/604 esas, 2012/182 sayılı kararının 10. Ceza Dairesinin 04/12/2014 tarihli ve 2012/25012 esas, 2014/13328 karar sayılı ilamı ile düzeltilerek onanmasına karar verilmek suretiyle kesinleşmesini takiben, 28/06/2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 68/5. maddesi ile kişinin denetim altında yeniden uyuşturucu madde kullanılması suç olmaktan çıkartılarak sadece denetim ihlali kabul edildiğinden infaza devam edilip edilmeyeceği hususunda karar verilmesinin talep edilmesi üzerine,.... Sulh Ceza Mahkemesinin 17/02/2012 tarihli ve 2011/604 esas. 2012/182 karar sayılı ilamının infazının durdurulmasına, .... Sulh Ceza Mahkemesinin 17/02/2012 tarihli ve 2011/604 esas. 2012/182 karar sayılı ilamı ile verilen tedavi ve denetimli serbestlik kararının sonradan ortaya çıkan kanunun lehe olması nedeniyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi gereğince kamu davasının düşürülmesine ilişkin ... Sulh Ceza Mahkemesinin 20/01/2015 tarihli ve 2011/604 esas. 2012/182 sayılı ek kararını kapsayan dosya incelendi.Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "6545 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191. maddesi ile kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma kabul etme veya bulundurma ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma eyleminin suç olmaktan çıkarılmadığı, tam tersine 1. fıkraya göre. 1 yıldan 2 yıla kadar hapis olan müeyyidenin 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası olarak artırıldığı, ancak anılan maddenin 2 ve devamı maddelerinde soruşturma aşamasında olan dosyalar için kamu davasının açılmasının ertelenmesi müessesesinin getirildiği, aynı maddenin 5. fıkrasına göre de aynı suçun erteleme süresi içerisinde yeniden işlenmesi halinde ayrı bir soruşturma ve kovuşturma yapılamayacağının hüküm altına alındığı, anılan maddenin 9. fıkrasında ise, "Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde. Ceza Muhakemesi Kanununun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171 inci maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231 inci maddesi hükümleri uygulanır." şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiş olunduğu nazara alındığında,Somut olayda sanığın denetim serbestlik yükümlülüğünü ihlal ettiğinden dolayı tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kaldırılarak hapis cezasına hükmolunduğu, deneme süresi içerisinde uyuşturucu madde kullanmasından dolayı açılmış ayrı bir dava olmadığı, aynı eylemden dolayı yapılan yargılamanın devamı niteliğinde olduğu, bu durumda eylemin suç olmaktan çıkarılmasından bahsedilemeyeceği, ancak 6545 sayılı Kanun ile değişik 191/9. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulanabileceği, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarında kazanılmış hak olmayacağı kuralı da göz önüne alındığında, hakkında verilen hüküm kesinleşerek infaz aşamasında olan sanık hakkında düşme kararı verilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir" denilerek, .... Sulh Ceza Mahkemesi'nin 20.01.2015 tarihli ek kararının bozulması istenmiştir.5237 sayılı TCK'nın 6545 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen 191. maddesinin 5. fıkrasında yer alan "Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz" hükmü, birinci suçla erteleme süresi içinde işlenen ikinci suçla ilgilidir. Somut olayda sanığın denetimli serbestlik yükümlülüğünü ihlal ettiğinden tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kaldırılarak hapis cezasına hükmolunduğu, deneme süresi içerisinde sanığın uyuşturucu madde kullanması nedeniyle açılmış ayrı bir dava bulunmadığı, bu durumda eylemin suç olmaktan çıkarılmasından bahsedilmeyeceği gözetilerek, hükümlünün tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında uyuşturucu madde kullandığı gerekçesiyle düşme kararı verilmesi,Kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma talebine dayanan ihbar yazısında ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden;.... Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 20.01.2015 tarihinde 2011/604 esas ve 2012/182 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince BOZULMASINA, aynı Kanun'un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın adı geçen Mahkemeye iletilmek üzere Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine, 11/07/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.