Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4285 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 15106 - Esas Yıl 2015





Mahkeme: Sulh Ceza MahkemesiSuçlar : 1-Hakaret: 2-Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmaHüküm : Mahkûmiyet Bozma; kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu yönündenDosya incelendi.GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : A-Sanık hakkında hakaret suçu yönünden verilen hükmün incelenmesinde;TCK'nın 53. maddesinin uygulanması ile olarak Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine ancak;Tekerrüre esas alınan ...Sulh Ceza Mahkemesi'nin 20.11.2007 tarihli 2007/229 esas ve 2007/217 karar sayılı ilamı ile kullanmak amacıyla uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen “tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri", kararının mahûmiyet hükmü niteliğinde olmadığı bu nedenle tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden tekerrüre esas alınması,Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu durumun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; tekerrüre bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, B-Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde kullanma suçu yönünden verilen hükmün incelenmesinde;Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın alma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;a)Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi ve aynı Kanun'un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına", b)Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen "Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu ve uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılamaz" hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca "davanın düşmesine"Karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi; Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 27/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.