Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 406 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 1916 - Esas Yıl 2016





Yüksek Adalet Bakanlığı’nın, 23.03.2016 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hükümlü ... hakkında Malatya 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nce 07.03.2014 tarihinde 2011/620 esas ve 2012/207 karar sayı ile verilen kamu davasının düşürülmesine ilişkin ek kararın kanun yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 18.04.2016 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.Dosya incelendi.GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:A) Konuyla İlgili Bilgiler:1- Malatya 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nce 02.10.2012 tarihinde 2011/620 esas ve 2012/207 karar sayı ile verilen, sanık ...'un 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesinin 1. fıkrası ve 62. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına, ayrıca aynı Kanun'un 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği,2- Hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği,3- Hükümlünün, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirmesi üzerine, Malatya 3. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından 07.03.2014 tarihinde 2011/620 esas ve 2012/207 karar sayılı ek karar ile hükümlünün tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğu gerekçesiyle, TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası uyarınca «kamu davasının düşürülmesine» karar verildiği,Anlaşılmıştır.B) Kanun Yararına Bozma Talebi:Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, «5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/7. maddesi uyarınca, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması hâlinde mahkûm olduğu cezanın infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet savcılığınca sadece yerine getirme fişi tanzim edilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğundan bahisle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.» denilerek, Malatya 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 07.03.2014 tarihli ek kararın bozulması istenmiştir.C) Konunun Değerlendirilmesi:Yargıtay 10. Ceza Dairesi'nce 23/03/2015 tarihinde incelenen dosyadan;a) Malatya 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nce 02.10.2012 tarihinde 2011/620 esas ve 2012/207 karar sayı ile verilen, hükümlü ...'un TCK'nın 191/1 ve 62/1 maddeleri gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ayrıca aynı Kanunun 191/2. maddesi gereğince tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına ilişkin hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği;b) Hükümlünün, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerini yerine getirmesi üzerine, Mahkemesi'nce 07.03.2014 tarihinde 2011/620 esas ve 2012/207 karar sayılı ek karar ile hükümlünün tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğu gerekçesiyle, TCK'nın 191/5 maddesi uyarınca açılan kamu davasının düşmesine karar verildiği,Anlaşılmıştır.Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, «5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/7. maddesi uyarınca, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uygun davranması hâlinde mahkûm olduğu cezanın infaz edilmiş sayılacağı ve Cumhuriyet savcılığınca sadece yerine getirme fişi tanzim edilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyduğundan bahisle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.» denilerek, 07.03.2014 tarihli ek kararının bozulması istenmiştir.Dosya kapsamına göre, dosya üzerinden verilen kanun yararına bozma isteğine konu 07.03.2014 tarihli kararın, hükümlüye tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmediği anlaşıldığından; 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin (1). fıkrası uyarınca, ancak temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar ya da hükümler hakkında kanun yararına bozma yoluna başvurulabilmesi karşısında, yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteğinin bu aşamada REDDİNE," karar verildiği,Adalet Bakanlığı'nın 23/03/2016 ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 18/04/2016 tarihli yazıları ile belirtilen aykırılık nedeniyle de aynı hükmün kanun yararına bozulmasının istendiği; ancak dosyanın Yargıtay 10. Ceza Dairesi yerine Dairemize gönderildiği,Anlaşılmıştır.KARAR: Açıklanan nedenlerle;2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6110 sayılı Kanun'la değişik 14. maddesi hükmü ile 26.02.2016 tarih ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun işbölümüne ilişkin 12.02.2016 tarih ve 2016/1 sayılı kararı gereğince, dosyayı inceleme görevi Yargıtay 10. Ceza Dairesi'ne ait olduğundan, Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE; dosyanın görevli 10. Ceza Dairesi'ne sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine,17.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.