Mahkeme : Ağır Ceza MahkemesiSuç : Uyuşturucu madde ticareti yapmaHüküm : MahkûmiyetDosya incelendi.GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 2013/610-2014/512, 2013/841-2014/513 ve 2014/166-514 sayılı kararlarında da belirtildiği üzere; adli arama kararı alınmasını gerektiren olayda arama kararı alınmadan arama yapılması hukuka aykırıdır. Böyle bir arama sonucu bulunan ve suçun maddi konusunu oluşturan deliller ya da suçun maddi konusu "hukuka aykırı yöntemlerle elde edilmiş" olacağından, ikrar bulunsa bile Anayasa'nın 38. maddesinin 6. fıkrası ile CMK'nın 206. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi, 217. maddesinin 2. fıkrası, 230. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca hükme esas alınamaz.Oluş ve dosya içeriğine göre, durumundan şüphelenilmesi üzerine sanığın aracında CMK'nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde "adli arama kararı" veya "yazılı adli arama emri" alınmadan yapılan aramada, 353,04 gram esrar içeren madde ele geçirildiği anlaşılmakla, sanığın aracında yapılan hukuka aykırı arama sonucu ele geçirilen uyarıcı maddenin "suçun maddi konusu" ve "suçun delili" olarak hükme esas alınamayacağı gözetilerek, somut olayda suçun maddi konusu bulunmadığından, dolayısı ile suçun unsurları oluşmadığından, yüklenen uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden sanık hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 07.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.