Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 133 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 16019 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : 10 - 2014/151540Mahkeme : IĞDIR Ağır Ceza Mahkemesi Karar Tarihi- Numarası : 12/12/2013 – 2013/67 esas ve 2013/283 kararSuç : Uyuşturucu madde ticareti yapmaDosya incelendi.GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :Temyiz incelemesi, müdafilerinin isteği üzerine sanıklar .. ve .. hakkında duruşmalı, duruşma talebinde bulunmayan sanıklar ... ve ... hakkında duruşmasız olarak yapıldı.Tebliğnamede, Y.. B.. temyize gelen sanıklar arasında gösterilmişse de, dosya kapsamında Y.. B.. hakkında verilen bir hüküm olmadığı gibi herhangi bir yasa yolu başvurusu da bulunmadığından, Y.. B.. hakkında bir inceleme yapılmamıştır.Sanık M.. K..'ın 20.01.2012 tarihli eylemi nedeni ile tefrik edilen dosyaya ilişkin, sanık müdafiinin 21.06.2013 ve 12.12.2013 tarihli celselerde davanın reddine karar verildiğini beyan etmesi ve UYAP sisteminde “Başka Mahkemenin Gerekçeli Kararını Görüntüle” sekmesinden yapılan kontrolde; Iğdır Ağır Ceza Mahkemesi'nin 13.03.2013 tarih ve 2013/69-57 E-K. sayılı kararı ile “davanın reddine” karar verdiğinin anlaşılması nedenleriyle, tebliğnamedeki (5) numaralı bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-Hükmün esasını oluşturan kısa kararın açıklandığı oturuma ilişkin duruşma tutanağı ile gerekçeli kararın zabıt katibi tarafından elektronik imza ile imzalanmaması, belirtilen evrakların dosyadaki fiziki suretlerinde de aynı şekilde ıslak imza bulunmaması suretiyle, 5271 sayılı CMK'nın 219/1 ve 232/7. maddelerine aykırı davranılması, 2- Suç tarihlerinin “sanık ... yönünden 25/12/2011, sanıklar E.. T.. ve T.. T.. yönünden 12/01/2012 ve sanık M.. K.. yönünden 16/01/2013“ olarak yazılması gerektiği gözetilmeden, gerekçeli karar başlığında, tüm sanıklar hakkında “2012, 25/12/2012, 12/01/2012, 16/01/2013“ olarak yazılması, 3-Sanıkların mali olanaklardan yoksun olup olmadıkları araştırılmadan, soruşturma aşamasında CMK'nın 150/2. maddesi uyarınca görevlendirilen zorunlu müdafiler için ödenen ücretlerin sanıklardan tahsiline karar verilmesi, 4-Erzurum Kriminal Polis Laboratuvarınca alınan tanık numunenin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, 5-Sanıklar .. ve .. yönünden temel cezaların, hüküm fıkrasında “14 yıl hapis ve 6000 gün adli para cezası” olarak belirlenmesine karşın, gerekçe bölümünde “13 yıl hapis ve 3000 gün adli para cezası” olarak yazılması suretiyle çelişkiye neden olunması, 6-Sanıklar.. ve .. yönünden; suç konusu toplam 30568 gram METAMPHETAMİNE'nin niteliği ve miktarına bağlı olarak önem ve değeri ile oluşturduğu tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak, temel cezaların alt sınırdan uzaklaşılarak tespiti doğru olmasına karşın, TCK'nın 61. ve 3. maddelerine aykırı olarak hapis cezasının üst sınıra yakın, adli para cezasının ise alt sınırdan çok uzaklaşılarak belirlenmesi, Kanuna aykırı, sanıklar.., .. ve ... müdafileri ile sanık ...temyiz itirazları ile sanıklar... ve .. müdafiinin duruşmadaki sözlü savunmaları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA, suçun niteliği ile tutuklu kalınan süre ve tutuklama koşullarında bir değişiklik bulunmamasına göre sanıklar ..ve ... hakkındaki salıverme isteklerinin reddine, 18.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.