Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9230 - Karar Yıl 2004 / Esas No : 3679 - Esas Yıl 2004





Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:Yörede 1984 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında D....Köyü 1103 parsel sayılı 337.400 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, mera niteliği ile köy orta malı olarak tespit edilmiştir. Davacı Orman Yönetimi, yörede yapılan orman kadastrosunun kesinleştiğini ve dışında olduğunu, oysa taşınmazın öncesi itibariyle kısmen orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm-davacı Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, tapu iptali ve tescil davasıdır.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 3116 sayılı Yasaya göre 1949 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 3302 sayılı Yasaya göre 12.3.1999 tarihinde ilanı yapılıp dava tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve aplikasyon ile 2/B uygulaması vardır.Çekişmeli taşınmaz 1949 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastro sınırları dışındaysa da resmi belgelere dayalı olarak yapılan araştırma sonucu orman sayılan yerlerden olduğu ve 1984 yılında mera olarak sınırlandırıldığı, kesinleşen orman kadastro sınırları dışında kalan taşınmazlar hakkında orman savıyla dava açamayacağı ve yargılama sırasında yürürlüğe giren 5.11.2003 gün 4999 sayılı Yasayla değiştirilen 6831 sayılı Yasanın 7. maddesi gereğince "evvelce sınırlaması yapılmış olup ta, herhangi bir nedenle orman sınırı dışında kalıp ormanların orman kadastrosu ……………….."nun orman kadastro komisyonlarınca her zaman yapılabileceği hükmünün getirilmiş olmasına göre, Orman Yönetiminin her zaman bu madde hükümlerine göre işlem yapıp taşınmazı orman sınırı içine alabileceği, bu davanın ileride yapılacak işlemler hakkında kesin hüküm oluşturmayacağı, mahkeme kararının gerekçesinde taşınmazın orman sayılmayan yerlerden yazılı olmasının dosyadaki orman bilirkişi raporu karşısında dayanağının bulunmadığı, bu gerekçelerle reddedilmesi gerekirken dosya kapsamına uymayan gerekçeyle reddi doğru değil ise de bu husus yargılamanın yenilenmesini gerektirmediğinden mahkeme gerekçesinin yukarıdaki gerekçelerle düzeltilerek usul ve yasaya bu haliyle uygun bulunan hükmün HYUY.'nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle (ONANMASINA), onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 27.9.2004 günü oybirliğiyle karar verildi.