MAHKEMESİ : Elazığ İş MahkemesiTARİHİ : 07/06/2006NUMARASI : 307-179Davacı, 11 gün zorunlu sigortasının güzükmesi nedeni ile iptal edilen 760 gün isteğe bağlı günlerinin geçerli oludğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Dava, zorunlu sigortalı çalışmalar dışındaki isteğe bağlı sigortalılık sürelerinin geçerli olduğun tesbiti istemine ilişkindir.Mahkemece, yazılı gerekçelerle istemin kabulüne karar verilmiştir.Davacının isteğe bağlı sigortalılığının 1.9.1992 tarihinde başladığı, isteğe bağlı sigortalılığın devamı sırasında 6.11.1999-17.11.1994 tarihleri arasında 10 günlük zorunlu 506 sayılı Yasa'ya tabi çalışmasının bulunduğu, isteğe bağlı sigortalılığın başladığı 1.9.1992 tarihinden zorunlu sigortalılığın başladığı 6.11.1994 tarihine kadar olan dönem isteğe bağlı sigorta primlerinin 1992 yılına ait kısmının süresinden ödendiği, 1993-1994 yıllarına ait primlerin ise 4247 sayılı aftan yararlanılmak suretiyle 1997 ve 1998 yılında ödendiği ve 1.9.1992-6.11.1994 tarihleri arasındaki isteğe bağlı sigortalılık dönemi üzerinde uyuşmazlık bulunmadığı, davacının tekrar isteğe bağlı sigortalı olarak kabülünün yapıldığı 1.10.2002 tarihinden sonrası dönemde de sorun bulunmadığı, uyuşmazlığın davacının 6.11.1994-17.11.1994 tarihleri arasındaki zorunlu sigortalı çalışması sonrasında da isteğe bağlı sigortalılığının geçerli olup olmadığı noktasında toplandığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.506 sayılı Yasa'nın 85. maddasine göre isteğe bağlı sigortalı olmak için yazılı olarak Kurumun başvuruda bulunmak koşul olduğu gibi hergangi bir Sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olarak çalışmamakta gerekir. Somut olayda davacı 1.9.1992 tarihinden itibaren isteğe bağlı sigortalı olarak tescil edilmiş 6.11.1994 tarihinden itibaren de SSK.'na tabi zorunlu sigortalı olarak çalışmaya başlamış ve hizmetleri Kuruma bildirilmiştir. Davacının zorunlu sigortalı olarak çalışmaya başladığı 6.11.1994 tarihinde isteğe bağlı sigortalılık koşullarını yitirdiği ortadadır. Davacının, zorunlu sigortalı çalışmasının sona erdiği tarihten itibaren Yasa'nın öngördüğü şekilde yeniden isteğe bağlı sigortalılık için yazılı başvuruda bulunmadığı gibi bu tarihten sonra prim ödemesinde de bulunmamış başka bir anlatımla düzenli prim ödemek suretiyle isteğe bağlı sigortalılığa devam etme iradesini de ortaya koymamıştır. Davacının isteğe bağlı sigortalılığının yasal olarak sona erdiği ve sigortalılık koşullarını taşımadığı 6.11.1994 tarihinden sonraki dönem için 4247 sayılı ve 4958 sayılı Yasa'lardan yararlanmasının mümkün bulunmadığı, Kurumun hatalı işlemi ile geriye yönelik olarak primleri tahsil etmesinin de sigortalı olmadığı süreler yönünden davacı yararına sigortalılık statüsü oluşturmayacağı ortadadır.Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2002/21-1062-1098 sayılı Kararında da bu hususlar özellikle belirtilmiştir.Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 4.6.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.