Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:Kadastro sırasında Şeyhresul Köyü 101 ada 1 parsel sayılı 14781066,50 m² yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliğiyle Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı, çekişmeli taşınmazın Aralık 1944 tarih 1 sıra numaralı tapu kaydı kapsamında kalıp 36760 m²'lik bölümünün tarla, 1275240 m²'lik bölümünün ise orman niteliğiyle 1/2 hissesinin Kadir mirasçıları, 1/2 hissesinin ise Osman ’a ait olduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, çekişmeli parselin 01/09/2011 tarihli bilirkişi raporunda (A1) ile işaretli 954571, 427 m2, (B1) ile işaretli 22985,739 m2, (B3) ile işaretli 15596,166 m2, (B4) ile işaretli 6261, 693 m2, (B5) ile işaretli 5429, 632 m2 ve (B6) ile işaretli 1155,343 m2 yüzölçümündeki kısımlar yönünden iptaline, bu kısımların özel orman niteliğiyle, toplam pay 384 kabul edilerek bundan, 64 payının Edip oğlu 1957 doğumlu Babur Agun, 64 payının Edip oğlu 1958 doğumlu Süleyman , 64 payının Edip kızı 1960 doğumlu Münire, 72 payının Mesut oğlu 1967 doğumlu Cem , 24 payının İsmail kızı 1940 doğumlu Bikem , 39 payının Reha kızı 1964 doğumlu Aylin , 39 payının Reha oğlu 1967 doğumlu Osman ve 18 payının Sabri Faruik kızı 1945 doğumlu Seher adına özel orman niteliğiyle tapuya kayıt ve tesciline, aynı bilirkişi raporunda (A2) ile işaretli 148718, 723 m2, (A3) ile işaretli 141943, 187 m2 ve (B2) ile işaretli 16499,004 m2 yüzölçümündeki kısımların tesbit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre yapılmıştır. Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hükme yeterli değildir. Şöyle ki, 09.07.1945 tarihli 4785 sayılı Kanunla Devletleştirilmiş Özel Ormanların 5658 sayılı Kanunun 1. maddesi hükmü uyarınca geri verilebilmesi için aşağıda yazılı koşulların birlikte bulunması gerekir.1) İade edilecek orman Devlet ormanları içinde olmamalı,2) Etrafı tarla, bağ, bahçe gibi kültür arazisi, özel orman, şehir, kasaba, köy merası ile çevrili olmalı,3) Orman Kanununun 1. maddesine göre orman sayılmayan yerlerle çevrili olmalı,4) Devlet ormanlarından tamamen ayrılmış olmalı,5) Köy, belediye, tüzelkişilikler ve gerçek kişilere ait ormanlar sahipleri ve mirasçıları tarafından geri verilmesi istenmeli,6) 5658 sayılı Kanunun bu hükmü Kanunun yayınlandığı tarihte var olan duruma göre uygulanmalıdır.Somut olayda; davacılar, Aralık 1944 tarih 1 sıra numaralı 36760 m² yüzölçümlü, maliki ½ hisse ile Kadir olan tarla niteliğindeki tapu kaydına dayanmışlardır. Dayanak tapunun ½ payı ise Temmuz 1934 tarih 2 sıra numarası ile Osman adına kayıtlı iken 1945 yılında yürürlüğe giren 4785 sayılı Kanuna göre devletleştirilmiş ve bilahare 5658 sayılı Kanun gereği sahiplerine iade edilmiş ve özel orman niteliğiyle ilk kayıttaki gibi 36760 m² yüzölçümüyle tapu kaydı oluşmuştur. 5658 sayılı Kanunla iadeye müteakip 27.09.1950 tarihinde Orman Yönetimince tapu kaydı kapsamında kalan yer 100.6 hektar olarak amenajman planında Seyrek Özel Ormanı olarak gösterilmiştir. 1961 yılında Orman Yönetimince, taşınmazın 5658 sayılı Kanun gereğince iade işleminin hatalı olduğu gerekçesiyle iade işleminin re'sen iptal üzerine Kadir Agun tarafından açılan davada Danıştay 8. Dairesinin 1963/9091 - 5736 Esas 1964/2273 sayılı ilâmıyla geri alma işleminin iptaline karar verilmiştir. Danıştay’ın iptal kararından sonra 1964 yılında Orman Yönetimince amenajman planına göre 100.6 hektar tapu kaydı kapsamında kabul edilerek Kadir ’e teslim edilmiş, 1998 tarihinde ise, Danıştay iptal kararında miktar belirtilmediğinden tapu miktarı olan 36760 m²’nin fazlasının amenajman planında Devlet Ormanına dahil edilmesine karar verilmiştir. Mahkemece, 1950 yılında yapılan amenajman planında taşınmazın yüzölçümünün 100.6 hektar olarak belirlendiği ve bu yüzölçümü üzerinden taşınmazın 1964 yılında kişilere teslim edildiği, bu nedenle tapu kaydında yazılı miktara itibar edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilerek hüküm kurulmuş ise de, ulaşılan sonuç doğru olmamıştır. Çekişmeli taşınmaz Devlet Ormanı içerisinde bulunması nedeniyle iadeye tabi olmayıp özel orman olarak sınırlandırılması da mümkün değildir. Ne var ki, yukarıda açıklanan Danıştay kararı ile geri alma işleminin iptaline karar verildiğinden, tapu miktarı kadar yerin malikleri adına özel orman olarak tesciline karar verilmesi gerekmektedir. Ancak, dayanak tapu kaydı 36760 m² olup, sınırları ise, Softa oğlu Kel Hasan vereseleri tarlası, Seyrek Boğazı, koz ve araba yolu ile Asar Deresi olup, değişebilir ve genişletilmeye elverişli sınırlar içermektedir. Bu nedenle; 3402 sayılı Kanunun 20/C maddesi uyarınca miktarıyla geçerlidir. Orman Yönetimince Danıştay iptal kararı üzerine hukuka aykırı olarak tapu miktarı 36760 m²’nin çok üzerinde 1006000 m²’lik yerin teslim edilmiş olması, tapu miktarını aşan bölümün mülkiyetinin de kişilere geçtiği anlamına gelmez. Bu nedenle, mahkemece taşınmaz başında yeniden yapılacak keşifte tapunun miktarı 36760 m² kadar yer belirlenip bu bölüm yönünden davanın kabulüne, özel orman olarak tesciline, fazlası yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle; davalı Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 01/10/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.