Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7513 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8314 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Kadastro MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı ... ..., köy tüzel kişiliğini hasım göstererek .... köyünde 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince orman sınırlandırılması yapıldığını ve 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın çevresinde bulunan ve orman olan kısımların orman sınırları dışında bırakılarak orman sınırının daraltıldığını ileri sürerek, orman sınırları dışında bırakılan alanların orman olarak sınırlandırılarak orman alanına dahil edilmesi talebi ile dava açmıştır. Bu dava dosyasıyla birleştirilen mahkemenin .../... ve .../... E. sayılı dava dosyalarında ise yörede yapılan genel arazi kadastrosu sırasında ... köyü, 101 ada 17 parsel sayılı 1638,31 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak ...; 101 ada 18 parsel sayılı 6650,77 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak ... ... adına tesbit edilmiştir. Bilgilendirme ilânı sırasında orman işletme şefliği, taşınmazların orman sayılan yerlerden olabileceği iddiasıyla tutanağa itiraz etmiş ve kadastro komisyonunun 15.01.2008 tarihli kararıyla taşınmazlar orman sayılan yerlerden olabileceğinden malik ve cinsi kadastro mahkemesince belirlenmek üzere 3402 sayılı Kanunun 10. maddesi gereğince tutanak ve ekleri kadastro mahkemesine gönderilmiştir. Oluklu köyü, 101 ada 1 parsel sayılı 283837,11 m² yüzölçümündeki taşınmaz ise orman vasfıyla Hazine adına tesbit edilmiştir. Mahkemece davanın reddine; 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbiti gibi tesciline, 101 ada 17 ve 101 ada 18 parsellerin orman vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... ... ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesi üzerine yerel mahkeme hükmü Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin ... tarih ve .../... E. - ... K. sayılı kararı ile bozulmuştur.Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; 1) Davacı ... ..., ... köyünde 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince orman sınırlandırılması yapıldığını ve 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın çevresinde bulunan ve orman olan kısımların orman sınırları dışında bırakılan alanların orman alanına dahil edilmesi talebi ile dava açmış olup; dava dilekçesine ekli memleket haritası üzerinde dava konusu edilen yerler kırmızı ile taranmak suretiyle gösterilmiştir. Davacı ... ..., 101 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik açmış olduğu bir dava söz konusu olmayıp, ... ... tarafından 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın çevresinde bulunan ve ekli memleket haritasında kırmızı ile taranmak suretiyle gösterilen kısma yönelik olarak dava açılmış olduğundan, ... 101 ada 1 sayılı parsele yönelik temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli 101 ada 17 ve 18 parsel sayılı taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı ... bu parsellere yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 3) Dava, kadastro komisyonunca orman sayılmayarak orman sınırları dışına çıkarılan 101 ada 1 sayılı parsele bitişik dava dilekçesine ekli amenajman planında kırmızı ile taranmak suretiyle gösterilen alana yönelik orman kadastrosuna ve genel arazi kadastrosuna itiraza ilişkindir. Mahkemece, ... köyü, 101 ada 1 numaralı parselin orman vasfıyla ... adına tapuya tesciline karar verilmişse de, yörede orman kadastrosu 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükümlerine göre yapılmıştır.Bu nedenle, mahkemece; dava konusu olan ve dava dilekçelerine ekli amenajman planında kırmızı ile taranmak suretiyle gösterilen alanın, kadastro paftası ile çakıştırılması yapılarak genel arazi kadastrosu sırasında hangi parsel numaralarını aldığı tesbit edilmeli, 3402 sayılı Kanunun 27, 28 ve 29. maddeleri hükümlerine göre işlem yapıldıktan sonra, bu taşınmazların orman sayılan yerlerden olup olamadığı araştırılıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dava konusu parselin 101 ada 1 sayılı parsel olduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.Bu nedenlerle; ... 101 ada 1 sayılı parsele yönelik temyiz itirazlarının reddine, 101 ada 17 ve 18 parsellere yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bu parseller yönünden onanmasına, ... ... temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına” kararı verilmiştir. Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda; dava dilekçesine ekli amenajman planında kırmızı ile taralı alanın 101 ada 2 parselin tamamı ile 101 ada 1 ve 102 ada 1 sayılı parselleri kısmen kapsadığı tespit edilmiş, 101 ada 1 ve 102 ada 1 parsellerin hali hazırda orman olarak tespit edilmiş olduğu, 101 ada 2 sayılı parselin ise hakkında daha önce verilmiş kesin hüküm bulunduğu gerekçesiyle, davacı ... ... davasının reddine, dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü, köy etrafı mevkinde bulunan 101 ada 1 parsel, aynı köy ... mevkinde bulunan 101 ada 2 sayılı parsel ve ... köyü, ... Mahalle mevkinde bulunan 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitleri gibi kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... ... vekilince temyiz edilmiştir. Dava, 5304 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince yapılan orman sınırlandırılmasına ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece davanın reddi yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Ancak; davaya konu taşınmazlardan ... köyü, ... mevkiinde bulunan 101 ada 2 parsel sayılı taşınmaza yönelik, daha önce ... Kadastro Mahkemesinin .../... E. - .../... K. sayılı dosyasında verilen hükmün Yargıtay incelemesinden geçerek 13.01.2014 tarihinde onanarak kesinleştiği ve tapuya tescil edildiği anlaşıldığından, mahkemece 101 ada 2 sayılı parsele yönelik sadece, açılan davanın reddi ile yetinilmesi gerekirken, hüküm kısmında tüm parsellerin tespit gibi tesciline karar verilen birinci fıkrasında “ ... yine aynı köy ... mevkiinde kain 101 ada 2 parsel sayılı taşınmazın...” da sayılmış olması, mükerrer sicil oluşumuna sebebiyet vereceğinden doğru değil ise de bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasında yer alan “ ... yine aynı köy ... mevkiinde kain 101 ada 2 parsel sayılı taşınmazın... ” cümlesi kaldırılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 28/06/2016 günü oybirliğiyle karar verildi.