Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 672 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10082 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : Adana (Kapatılan) 8. Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan 01.10.2014 günlü hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı gerçek kişi vekili Av. ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 17.02.2015 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden ... vekili Av. ... geldi, diğer taraftan Orman İdaresi vekili Av. ... geldi, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı Orman Yönetimi vekili 28.06.2012 hâkim havale tarihli dava dilekçe ile, davalı adına tapu siciline kayıtlı Sarıçam İlçesi Çınarlı Köyü'nde kain 369 ad 27 parsel sayılı 479 m² yüzölçümlü ve arsa vasıflı taşınmazın, kesinleşmiş orman sınırı içinde kaldığı iddiasıyla tapu kaydının iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tesciline ve davalının elatmasının önlenmesine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece, davanın kabulüne ve çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, davalının taşınmaza yapmış olduğu el atmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşmiş orman kadastrosuna dayalı tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesi davası niteliğindedir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 6831 sayılı Kanuna göre 1997 yılında yapılıp 05.03.1998 ilâ 05.09.1998 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde çalışması vardır. Genel arazi kadastro çalışması 1974 yılında yapılıp kesinleşmiştir. 1) Davalı vekilinin tapu iptali ve tescil davasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi sonucunda; İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman kadastro haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, çekişmeli taşınmazın tapusunun iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili yolundaki hüküm yerinde olduğundan, davalı vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2) Davalı vekilinin elatmanın önlenmesi davasına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Türk Medenî Kanunun 683. maddesi uyarınca, mülkiyet hakkı bulunan malik, hukuk düzeninin sınırları içinde o şey üzerinde yararlanma, kullanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Yine, aynı hüküm uyarınca, haksız bir elatma varsa, anılan hüküm, malike, her türlü haksız elatmanın önlenmesini isteme yetkisi de tanımıştır. Somut olayda; davanın açıldığı tarihte, dava konusu taşınmaz, davalı adına tapuda kayıtlıdır. Davalı, dava tarihinden önce taşınmaz üzerinde tapu kaydına dayanarak tasarruf ettiğinden, davalının dava konusu taşınmaza haksız bir elatmasından söz edilemez. Bu itibarla; Orman Yönetiminin, elatmanın önlenmesine ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yolunda hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan yöne ilişkin davalının temyiz itirazlarının reddi ile tapu iptal ve tescil yönünden kurulan hükmün ONANMASINA,2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davalının elatmanın önlenmesine yönelik temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz incelemesinin duruşmalı yapılması nedeniyle 1.100.-TL vekâlet ücretinin davanın taraflarına karşılıklı verilmesine, taraflarca 6100 sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilâmının tebliğinden itibaren ilâma karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 17/02/2015 günü oybirliğiyle karar verildi.