MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı ... Yönetimi, kadastro sırasında, .... köyü 101 ada 273 ve 274 parsel sayılı taşınmazlar arasından geçen yolun orman sayılan yerlerden olduğundan kadastro tespitinin iptali ile orman niteliğiyle adına tescili iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece, dava konusu yerle ilgili kadastro tutanağı düzenlenmediğinden davanın görevsizlik nedeniyle reddine, karar kesinleştiğinde ve istem halinde dosyanın yetkili ve görevli .... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 23/11/2009 tarih ve 2009/15392 E. -17225 K. sayılı ilâmı ile onanarak kesinleşen dava dosyası asliye hukuk mahkemesine aktarılmıştır. Asliye hukuk mahkemesince çekişmeli taşınmazın tamamının kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı belirlenerek, davanın kabulü ile; teknik bilirkişi .... tarafından düzenlenen 09.08.2010 günlü rapora ekli krokide (A1) ve (A2) ile gösterilen sırasıyla 155,76 ve 416,41 m² yüzölçümündeki çekişmeli taşınmaz bölümlerinin yol olarak tespit dışı bırakılması işleminin iptaline, anılan taşınmaz bölümlerinin bitişiğindeki ....ı ile birleştirilmek suretiyle tek parsel halinde orman niteliği ile adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından esasa ilişkin olarak temyiz edilmiştir.Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 16.03.1976 tarihinde 1744 sayılı Kanuna göre ilânı yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2. madde uygulaması bulunmaktadır. Yörede ayrıca 25.06.2007 - 23.07.2007 tarihleri arasında ilân edilen genel arazi kadastrosu bulunmaktadır.İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli yolun (A1) harfiyle işaretli bölümünün kesinleşen orman tahdit haritasına göre orman sınırları içinde kaldığı belirlenmiştir. Mahkemece çekişmeli yolun (A1) ile işaretli bölümünün orman tahdidi içinde kaldığı belirlenerek kabule karar verildiğinden, bu bölüme yönelik yapılan temyiz itirazlarının reddi ile hüküm onanması uygun görülmüştür. Dava kesinleşen tahdide dayalı olarak açıldığından, davalı yolun (A2) harfiyle işaretli bölümünün ise, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada kesinleşen orman tahdidinin dışında kaldığı belirlenmesine karşın, bu bölüme yönelik davanın reddine kararverilmesi gerekirken kabule karar verilmesi, ayrıca HMK'nın 26. maddesinde belirtilen taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak talepten farklı olarak taşınmazın eski tarihli haritalardaki konumuna göre karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır. SONUÇ: 1) Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ....nin çekişmeli yolun (A1) ile gösterilen bölümüne yönelik temyiz itirazlarının reddi ile bu bölüme yönelik hükmün ONANMASINA, 2) Davalı ....nin çekişmeli yolun (A2) ile işaretli bölümüne yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile bu bölüme yönelik hükmün BOZULMASINA 25/06/2015 günü oybirliğiyle karar verildi.