MAHKEMESİ :Kadastro MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RKadastro sırasında, ... ilçesi, ... köyü, 224 ada 4, 5 ve 6 nolu parseller sırasıyla 16.191,83 m2, 10.192 m2 ve 2.316.80 m2 yüzölçümleriyle tapu kayıtlarına dayanılarak, tarla niteligiyle davacı ... adına tespit edilmiştir. Davacı vekili, taşınmazların hükmen tescil kararları ile tapularının oluştuğu, kadastro tespiti sırasında, 224 ada 4 nolu parsele 31/12/1993 tarihli tapu ve tescil krokisinin ve 5 ve 6 nolu parsellere ise 19/11/1998 tarihli tapu ve tescil krokisinin uygulanması gerekirken hatalı uygulama yapıldığı, iddiasıyla, taşınmazlara mahkeme tescil krokileri ve tescil sonucunda oluşan tapu kayıtlarının uygulanarak, kadastro tespitine itirazları gibi karar verilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine, 224 ada 4, 5 ve 6 sayılı parsellerin tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedirÇekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde, 07/04/1965 tarihinde ilân edilen orman tahdidi, 1744 sayılı Kanuna göre 26/04/1977 tarihinde ilân edilen aplikasyon ve 2. madde uygulaması, 3302 sayılı Kanuna göre yapılıp 14/03/1989 tarihinde ilân edilen 2/B uygulaması ile 3402 sayılı Kanunun 7. maddesine göre yapılıp 02/02/2010 - 03/02/2010 tarihleri arasında ilân edilen kadastro çalışması vardır. Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki: Çekişmeli parsellere uygulanan tapu kayıtlarının, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin .../... E. - .../... K. sayılı ve ... AHM'nin .../... E. - .../.... K. sayılı kararları sonucunda tescil hükmü ile oluştuğu anlaşılmaktadır. Davacının dayanak tapular ve tescil krokilerinin, eksik ve hatalı uygulandığını ileri sürerek bu eksiklik ve hatanın giderilmesini istediği, 224 ada 4, 5 ve 6 parsellere yönelik bir davasının bulunmadığından, mahkemece parsel tutanak asıllarının olağan yollardan kesinleştirilmek üzere tapu sicil müdürlüğüne gönderilmesi gerekirken gönderilmediği, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin .../... E. - .../... K. sayılı ve ... AHM'nin .../... E. - .../... K. sayılı dosyalarındaki tescil krokilerinin 3402 sayılı Kanunun 20/A maddesi gereğince kapsamının tam olarak belirlenmediği, anlaşılmaktadır. Eksik araştırma ve inceleme ve yetersiz bilirkişi raporları ile ile hüküm kurulamaz.Mahkemece; çekişmeli taşınmazlar ve geniş çevresini gösterir orijinal kadastro paftası, komşu parsel tutanak ve dayanakları, davalı iseler dava dosyaları, tapuların oluşumuna ilişkin belgeler ve varsa tescil krokileri getirtilerek, önceki bilirkişiler dışında halen ... ve ... ... (... ve ... ... ...) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, davacı tarafın dayanak tapu kayıtları ve tescil krokileri 3402 sayılı Kanunun 20/A maddesi gereğince uygulanarak kapsamları tam olarak belirlenmeli, tescil krokilerinin, dava dışı üçüncü kişilere ait parsellere isabet ettiğinin belirlenmesi durumunda, kadastro tespit malikleri davaya dahil edilerek delilleri usulünce sorulup toplanmalı, tescil krokileri kapsamında kalan alanlara ilişkin olarak kullanım kadastro tutanağı düzenlenmiş ve dava, kullanım kadastro askı ilân süresi içinde açılmamış veya çekişmeli alanlara ilişkin olarak kullanım kadastro tutanağı düzenlenmemiş ise o takdirde davaya kadastro mahkemesince bakılamayacağı ve görevsizlik kararı verilmesi gerektiği düşünülmeli ve ayrıca 224 ada 4, 5 ve 6 sayılı parsellere yönelik bir dava bulunmadığı ve tutanaklar davalı olmadığından olağan yollardan kesinleştirilmek üzere tapu müdürlüğüne gönderilmelidir. Çekişmeli alanlara ilişkin olarak kullanım kadastro tutanağı düzenlenmiş ve dava da kadastro askı ilân süresi içinde açılmış ise ; kadastro tutanaklarının beyanlar hanesinde isimleri yazılı kişiler davaya dahil edilmeli, delilleri sorulup toplanmalı, tescil krokilerinin, yukarıda açıklandığı üzere kapsamı belirlendikten sonra, çekişmeli alanların, hükme dayanak alınan bilirkişi raporlarında bildirildiği gibi orman tahdidi ve 2/B alanlarında kaldığının anlaşılması durumunda, dayanak tapuların oluşumuna esas olan ... Asliye Hukuk Mahkemesinin .../... E. - .../... K. sayılı ve ... AHM'nin .../... E. - .../... K. sayılı tescil dosyalarında, ... ..., ... ve Köy Tüzel Kişiliğinin de taraf olması ve tescil kararlarının da orman tahdidinden sonra verilerek kesinleşmiş olması nedeniyle, taraflar arasında kesin hüküm oluşturduğu da gözetilerek, 220 ada 4, 5 ve 6 parseller dışında kalan alanların ayrı parsel numaraları ile davacı adına tesciline, çekişmeli alanların orman tahdidi ve 2/B alanları dışında kişi parselleri içerisinde kaldığının belirlenmesi durumunda ise taraflarca sunulacak deliller toplanarak oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 19/01/2016 günü oybirliğiyle karar verildi.