MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı dava dilekçesinde; sınırlarını bildirdiği... Köyünde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir. Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre taşınmazın tescili istemine ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1979 yılında yapılan arazi kadastrosu sırasında taşınmaz fundalık olarak tescil harici bırakılmıştır. Bölgede 1947 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.Mahkemece, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; Dairenin 17.05.2012 günlü iade kararı üzerine orman bilirkişi ve fen bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 14.11.2012 günlü ek raporda çekişmeli taşınmazın 1954 tarihli hava fotoğrafında fundalık orman alanı olduğu açıklandığı halde, rapora ekli hava fotoğrafında açık alanda işaretlenerek çelişki oluşturulmuş, yerel bilirkişi ve ziraatçı bilirkişiler dava konusu yerin 25- 30 yıldır ekilen tarım arazisi olduğunu beyan ettiklerinden hükme esas alınan 14.11.2011 günlü orman bilirkişi raporunda dava konusu yerin memleket haritasında yeşil renkte görünme nedeni açıklattırılmamış, bölgede 1947 yılında yapılan orman kadastrosuna ait tutanaklar ve harita dosyaya getirtilerek taşınmazın orman tahdidine göre konumu saptanmamıştır. Eksik inceleme ve araştırmaya dayalı hüküm kurulamaz. Bu nedenle; mahkemece öncelikle kesinleşen orman kadastrosuna ait tüm tutanaklar ve haritası, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı, tesbit tutanağının düzenlendiği tarihten 15 veya 20 yıl önce çekilmiş hava fotoğrafları ile bu fotoğraflardan üretilmiş memleket haritası, topografik fotogrometri yöntemiyle düzenlenen kadastro haritaları ilgili yerlerden getirtildikten sonra önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası ölçekleri denkleştirilerek sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazın tahdit hattına göre konumu duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanmalı; bilirkişilere tahdit hattı ile irtibatlı müşterek kroki düzenlettirilmelidir. Yukarıda açıklanan araştırma sonucu taşınmazın kesinleşen Devlet ormanlarının dışında kaldığının saptanması halinde, bu kez, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı, tesbit tutanağının düzenlendiği tarihten 15 veya 20 yıl önce çekilmiş hava fotoğrafları ile bu fotoğraflardan üretilmiş memleket haritası, topografik fotogrametri yöntemiyle düzenlenen kadastro haritaları ile komşu parsellere ilişkin kadastro tesbit tutanak ve dayanakları çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapıları, bitki örtüsü ve çevreleri incelenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, fotogrametri yöntemiyle düzenlenen kadastro paftalarında zilyet ve tasarruf edilen yerlerden olup olmadığı belirlenmeli, komşu parsellerin gerçek kişiler adına tesbit edilerek kesinleştikleri dikkate alınmalı, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ...’ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA , alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 29.01.2013 günü oybirliğiyle karar verildi.