Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 404 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 4209 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı vekili, 03.06.2010 havale tarihli dava dilekçesinde; müvekkilinin mülkiyetinde bulunan... ilçesi, ... Mah. 1296 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 19/11/2007 tarihinde ilan edilen orman sınırlandırması sonucu orman sınırları içerisine alındığını, yapılan bu uygulamanın haksız ve hukuki dayanağının bulunmadığını ileri sürerek, iptali için dava açmıştır. Mahkemece; davanın kabulü ile dava konusu Tekirdağ ili,... ilçesi, ... mahallesi, ...mevkiinde bulunan 1296 ada 5 sayılı parsele yönelik fen bilirkişisi...'ın 27/12/2011 havale tarihli rapor ve krokisinde belirttiği şekilde dava konusu parsele ilişkin orman sınırlandırılmasının iptali ile bu kısmın tamamının orman tahdit sınırları dışına çıkartılmasına karar verilmiş hüküm davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.Dairemizin 2014/8349 E. - 2014/9209 K. sayılı kararı ile “Mahkemece, davacının davasının kabulüne verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma hükme yeterli değildir. Hükme dayanak raporu hazırlayan orman bilirkişi kurulu çekişmeli taşınmazı ilgilendiren 2184 ila 2193 orman sınır noktalarını hassas CPS aleti koordine değerlerine göre açı, mesafe, tutanak ve koordinat denetimleri yapılarak zemine uyguladığını ve buna göre orman sınır noktalarını doğru yerde belirlediğini beyan etmiş ise de uygulandığı bildirilen orman kadastro haritalarının orijinal örnekleri dosya içerisinde bulunmadığından orijinal haritasındaki hat ile bilirkişi tarafından düzenlenen hat uygulamasının benzer olup olmadığı denetlenememektedir. Çekişmeli taşınmazı ilgilendiren orman sınır noktaları ile ilgili olarak keşif tutanağına yansıtılmış yerel bilirkişi beyanı bulunmadığı gibi zeminde orman sınır noktaları bulunmuşsa bu husus da keşif tutanağına yansıtılmamıştır. Yargı denetimine olanak vermeyen bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz. Bu nedenle; mahkemece, öncelikle çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3 nolu Orman Komisyonunca yapılıp 29.05.1965 tarihinde ilân edilip kesinleşen ve 59 nolu Orman Komisyonunca yapılıp 19/11/2007 tarihinde ilan edilip kesinleşen orman tahdidine ve 2/B madde uygulamalarına ilişkin ayrı ayrı işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilân tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örneği Orman Yönetiminden temin edilerek dosya arasına konulduktan sonra, önceki bilirkişiler dışında halen ... Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir harita mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu yardımıyla yeniden yapılacak keşifte, 05.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren Orman Kadastro Teknik İzahnamesinin 36. maddesinde yazılı “Orman sınır nokta ve hatlarının arza uygulanmasında; tutanaklardan, orman kadastro haritalarından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon ve röper nokta ve krokilerinden yararlanılır. Sınırlama tutanakları, ölçü değerleri ve orman kadastro haritaları ile zemindeki durum arasında çelişki olduğunda, tutanaktaki kararlar ile orman sınır noktası ve hatlarının yazılı tarifleri esas alınmak suretiyle ölçü, harita ve zemin kontrolü yapılarak gerçek duruma uygun olanı uygulanır” hükmü ile 20.11.2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğinin “Teknik İşler” başlıklı Sekizinci Bölümünde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak çekişmeli taşınmazı ilgilendiren 2184 ila 2193 sayılı orman sınır noktaları zeminde bulunup fotoğraflanmalı, yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan ve yukarıda belirtilen hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon, 2/B madde ve 4999 sayılı Kanuna göre yapılan haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde ve 4999 sayılı Kanuna göre yapılan harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde, yukarıda anılan Yönetmelik ve Teknik İzahnamede yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği ve taşınmazın kesinleşen orman sınırları dışında kaldığı tesbit edildiği takdirde davacı taraf her ne kadar dava dilekçesinde orman tahdidinin iptali ile taşınmazın orman sınırları dışına çıkarılmasını istemiş ise de 6100 sayılı HMK'nın 26. maddesinde öngörülen taleple bağlılık ilkesi uyarınca hakimin talep edilenden daha azına hükmedebileceği gözetilerek taşınmazın tapu kaydında bulunan “kısmen orman sınırı içinde kalmaktadır” şerhinin silinmesine karar verilmesi gerekeceği de düşünülerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. ” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile dava konusu Tekirdağ ili,... ilçesi, ... mahallesi, Adalar mevkii, 1296 ada, 5 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki beyanlar bölümündeki "kısmen Devlet Ormanı sınırları içerisinde kalmaktadır" şerhinin iptaline, taşınmazın orman sınırları dışarısına çıkarılmasına, karar verilmiş, karar davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.Dava, tapu kaydına dayanılarak on yıllık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraza ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 29.05.1965 tarihinde ilân edilip kesinleşen orman kadastrosu ve 19.11.2007 tarihinde ilân edilip kesinleşen orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B maddesi uygulaması vardır.Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 24/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.