MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:Dava konusu ... ilçesi ... mahallesinde bulunan 756 ada 7 parsel sayılı arsa vasfındaki taşınmazın ifrazı ile oluşan, 756 ada 10 parsel sayılı 159,44 m² yüzölçümündeki taşınmaz davalı ..., 756 ada 11 parsel sayılı 82,63 m² yüzölçümündeki taşınmaz ise kamulaştırma nedeniyle davalı adına tapuda kayıtlıdır.Davacı ..., çekişmeli taşınmazların evveliyatı itibariyle orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek tapu kayatlarının iptali ve orman niteliğiyle adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır.Mahkemece yapılan yargılama sonunda, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1992 yılında genel arazi kadastrosu yapılmış ve 756 ada 7 parsel sayılı taşınmaz, tespitin itirazsız kesinleşmesi ile 27.03.1992 tarihinde tapuya tescil edilmiştir. Yörede 1996 yılında orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması yapılmıştır.14/03/2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 sayılı Kanunun 2. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin üçüncü fıkrasına eklenen "Bu hüküm iddianın ve taşınmazın niteliği ile devlet ya da diğer kamu tüzel kişilikleri olsa dahi tarafların sıfatına bakılmaksızın uygulanır" hükmü ve 5841 sayılı Kanunun 3. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen geçici 10. maddesindeki "Bu Kanunun 12 nci maddesinin üçüncü fıkrası hükmü, Devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu iddiası ile yürürlük tarihinden önce açılmış ve henüz kesin hükme bağlanmamış olan davalarda dahi uygulanır" hükmü, ... 12/05/2011 gün ve 2009/31-77 sayılı kararı ile iptal edilmiş ve iptal kararı 23/07/2011 tarihli 28003 sayılı Resmî Gazetede yayımlanmıştır.Mahkemece davanın 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi uyarınca reddine karar verilmiş ise de, ... yukarıda sözü edilen iptal kararı karşısında, “kamu malı” savıyla açılacak davalarda 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece işin esasına girilerek iddia ve savunma doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılıp, sonucuna göre karar verilmesi yerine, yazılı gerekçelerle davanın usulden reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ...nin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 07/05/2015 günü oybirliğiyle karar verildi.