Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 35 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12491 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 10/05/2012 gün ve 2012/4773-2012/7087 sayılı ilâmıyla bozulmasına karar verilmiş, süresi içinde davacı ... Vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:K A R A R Davacı, çekişmeli... İli,... İlçesi... Köyü 9215 ada 5 parsel sayılı 401.00 m2 yüzölçümündeki ve arsa niteliğindeki taşınmazı tapu siciline güvenerek satın aldığını, davalı Hazine tarafından, taşınmazın 2/B madde uygulamasıyla Hazine lehine orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu iddiasıyla açılan dava sonucunda tapu kaydının iptal edilerek Hazine adına tapuya tescil edildiğini ve kararın kesinleştiğini, tapusunun iptal edilmesinden dolayı uğramış olduğu 55.000.00.- TL zararın dava tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte tahsili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece 28.12.2010 tarihinde davanın kısmen kabulü ile 51.165,44.- TL'nin dava tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine karar verilmiş, hükmün davalı Hazine vekili tarafından temyizi üzerine, mahkemece 18.02.2011 gün ve 2008/339 E. 2010/452 K. sayılı (Müteferrik) Ek kararında; '' Mahkeme kararının davalı Hazine vekiline 01/02/2011 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin vermiş olduğu 18/02/2011 tarihli temyiz başvurusu süresinde olmadığından HUMK'nun 432 ve 426/F maddelerine göre temyiz talebinin REDDİNE,'' karar verildiği, bu kararın davalı Hazine vekiline 01/03/2011 tarihinde tebliği üzerine de Ek Kararın davalı Hazine vekili tarafından 03/03/2011 tarihinde süresinde temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Ne var ki; Yargıtaya gelen dosya, davanın niteliğine göre Yargıtay 13. Hukuk Dairesine gönderilmiş, Daireler arasındaki olumsuz (selbi) görev uyşmazlığı nedeniyle 13. Hukuk Dairesi 14.04.2011 günlü kararı ile Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin görevinde olduğu gerekçesiyle dosyayı Yargıtay 3. Hukuk Dairesine göndermiş, Yartgıtay 3. Hukuk Dairesi 25.10.2011 günlü kararı ile Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin görevinde olduğu gerekçesiyle dosyayı Yargıtay 4. Hukuk Dairesine göndermiş, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 11.11.2011 günlü kararı ile Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin görevinde olduğu gerekçesiyle dosyayı Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna göndermiştir. Yargıtay Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunun 22.03.2012 gün ve 2011/1230 E. 2012/370 K. sayılı kararı ile temyiz inceleme görevinin Yargıtay 20. Hukuk Dairesine ait olduğu belirlenmiştir. Ancak; dosyanın geçirdiği safahat nedeniyle maddî hata sonucunda yerel mahkemenin 18.02.2011 gün ve 2008/339 E. 2010/452 K. sayılı (Müteferrik) ek kararının temyiz edildiği, dairece görülmeyerek işin esası yönünden mahkemenin 28.12.2010 gün ve 2008/339 E. 2010/452 K. sayılı asıl kararının incelenmesi sonucunda Dairenin 28/05/2012 gün ve 2012/1385-8044 sayılı ilâmı ile [ 6831 sayılı Orman Yasasının 1744 sayılı Yasa ile değişik 2., 2896 ve 3302 sayılı yasalar ile değişik 2/B maddesi gereğince, nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin değerlendirilmesi, yeni orman alanlarının oluşturulması, nakline karar verilen devlet ormanları içinde veya bitişiğinde bulunan köyler halkının yerleştirilmesi ve orman köylülerinin kalkındırılmasının desteklenmesi ile Hazineye ait tarım arazilerinin satışına ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amacıyla düzenlenen, 19/04/2012 tarihli ve 6292 sayılı “Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Yasa”, 26/04/2012 tarihli ve 28275 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak, aynı tarihte yürürlüğe girmiş ve aynı Yasayla 17/10/1983 tarihli ve 2924 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkında Yasa ile 16/2/1995 tarihli ve 4070 sayılı Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Yasa yürürlükten kaldırılmış, 6831 sayılı Yasanın bazı maddelerinde de değişiklikler yapılmış, bu cümleden olarak; diğer bir çok hükmün yanı sıra, 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan alanlara ilişkin tapu kaydına konulan şerhlerin silinmesi, bu alanlar için Hazine tarafından dava açılmaması, açılan davalardan vazgeçilmesi ya da davaların durdurulması, tapusunun iptaline karar verilen taşınmazların tekrar tapu sahibine iadesi gibi konular düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerin, dava konusu taşınmazın niteliğine ve durumuna göre, görülmekte olan davaya etkisinin değerlendirilmesi,] gereği için bozulmuştur. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Yasanın 1007. maddesine göre açılan tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, Yerel mahkemenin 18.02.2011 günlü ek kararından da anlaşılacağı üzere davalı Hazine vekilinin temyiz istemi süresinde olmadığından, temyiz dilekçesinin süreden reddine karar verildiğini, ret kararının doğru olduğunu, yasal süresi içersinde temyiz edilmeyen kararın kesinleştiğini, bu nedenlerle 6292 sayılı Yasa bozmasının kaldırılarak yerel mahkemece verilen 18.02.2011 günlü ek kararın onanmasını istemiştir. Karar düzeltme isteminin incelenmesinde; davacı vekilinin usule ilişkin olarak ileri sürdüğü maddi olguların doğru olduğu, yerel mahkemenin 18.02.2011 günlü ek kararının temyizi nedeniyle Dairece bu kararın incelenmesi gerekirken, maddî hata sonucunda işin esasına girilerek asıl karar yönünden yasa bozması yapılaması doğru olmadığından, davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairenin 10.05.2012 gün ve 2012/4773 - 7087 E.K. sayılı ilamındaki, 6292 sayılı Yasa bozmasının kaldırılarak yerel mahkemenin davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinin süreden reddine ilişkin 18.02.2011 günlü ek kararının onanması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairenin 10.05.2012 gün ve 2012/4773 - 7087 E.K. sayılı bozma kararının KALDIRILMASINA, yerel mahkemenin davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinin süreden reddine ilişkin 18.02.2011 günlü Müteferrik-Ek Kararının ONANMASINA, davacıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 21/01/2013 günü oybirliğiyle karar verildi.