Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2849 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 9361 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Kadastro MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı ... ve arkadaşları vekili, 13/09/2013 havale tarihli dilekçesi ile; ...İli,...İlçesi,... Mevkiilerinde bulunan sınırları belirtilmiş iki ayrı taşınmazın, 15.08.2013 tarihinde ilân edilen 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman sınırlarının tespiti ve 2/B uygulama çalışmaları neticesinde bu yerlerin orman sınırı içinde kaldığını, oysa; taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı yapılan sınırlandırmanın yanlış olduğunu ve eklemeli zilyetliğinin 20 yılı aşkın süredir devam ettiğini ileri sürerek, orman sınırı dışına çıkartılarak adlarına tespit ve tescili, olmadığı takdirde 2/B vasfında oluğunun tespiti ve tapu kaydı üzerine 2/B şerhi konulması ile orman sınırı dışına çıkarılması istemiyle dava açmıştır.Mahkemece, davanın kabulüne ve 21/02/2014 tarihli ekli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilip miktarı 10247,85 m2 olan kısım ile aynı yerde kain ve 02/05/2014 tarihli ekli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilip miktarı 4851,75 m2'lik kısmın orman tahdit sınırları dışına çıkartılarak davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesi gereğince bir aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz niteliğindedir.Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde ilk defa 2012 yılında 6831 sayılı Kanuna göre orman sınırlarının tespiti ve Aynı Kanunun 2/B maddesi uygulama çalışmaları yapılmıştır. Arazi kadastrosu ise, 1974 yılında yapılmış dava konusu taşınmaz tapulama dışı bırakılmıştır.Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; uzman orman bilirkişisi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazlardan Karakuzu mevkisinde bulunan 4851,75 m2'lik kısmın orman tahdit sınırı dışında kaldığının belirlendiği, orman kadastro sınırları dışında kalan bu taşınmaza yönelik davacılar tarafından dava açmakta hukuki yarar bulunmadığı anlaşıldığından mahkemece davacının bu bölümlere yönelik davasının hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü ile kişiler adına tescile karar verilmesi ve 21/02/2014 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 10247,85 m2 olarak gösterilen taşınmazın 03.03.2014 havale tarihli bilirkişi raporunda uygulanan 1953 yılı uçuşlu hava fotoğrafında küçük bir kısmının koyu büyük kısmın açık olarak görüldüğü ancak çevresinin koyu alanlarla çevrili olduğu 1955 ve 1973 yıllarına ait memleket haritalarında taşınmazların tamamı açık alan olarak görülmekte ise de, çevresinin yeşil alanlarla kaplı olduğu, bu nedenle, taşınmazların bu bölümlerinin orman içi açıklık olduğu anlaşıldığından davacının bu bölüme yönelik davasının da bu gerekçelerle reddine karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.Kabule göre de, eldeki dava orman kadastrosuna itiraz davası olmasına rağmen mahkemece çekişmeli taşınmazların orman kadastro sınırları dışına çıkarılmasına karar verilmekle yetinilmesi, tescil talebine yönelik olarak genel mahkemelerin görevli olduğu dikkate alınmadan bu yönde görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde davacılar adına tesciline karar verilmesi usûl ve kanuna aykırı olup tescil hususunda karar verilmesi de doğru görülmememiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/04/2015 günü oybirliğiyle karar verildi.