Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2821 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 9572 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı vekili, 19/03/2014 tarihinde sulh hukuk mahkemesine verdiği dava dilekçesi ile; müvekkilinin ... 1929 parselde fiili kullanıcı olduğunu, davalılardan Tapu ve Kadastro... Bölge Müdürlüğünün, 5831 sayılı Kanunun 8.maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek-4. madde uyarınca çalışma yaparken müvekkilinin zilyetliğinde bulunan taşınmazla ilgili olarak Ek-4. madde kapsamına alınmaması yönünde karar verdiğini, gerekçesinin ise, "bu parselin 2/B taşınmazı olup olmadığının belirtilmemesi" olduğunu, bu taşınmazda davacının fiili kullanıcı olduğunun tespitini istemiş, mahkemece davanın niteliği gereği çekişmesiz yargı işi olmadığı ve asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görev yönünden davanın reddine; asliye hukuk mahkemesince, dava açmakta hukukî yarar bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek.4. madde kapsamında olmayan yerde fiili kullanıcı şerhi verilmesi istemine ilişkindir.Yörede 6831 sayılı Kanunun 4999 sayılı Kanunla değişik 9. maddesi kapsamında fennî hataların giderilmesi çalışması yapılarak 20/02/2014 tarihinde ilân edilmiştir.Mahkemece, taşınmazın konumunu belirlemeye yönelik hiç bir araştırma ve inceleme yapılmadan davacının zaten ecrimisil ödeyerek kullanmakta olduğu bir yerin kullanıcısı olduğunun tespitini istemekte hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle karar verilmiştir. Çekişmeli 1929 parselle ilgili tapu, tutanak, orman kadastro belgelerinin hiç biri dosyaya getirtilmemiş, yalnızca 1929 parsel numaralı ... taşınmazını kullanması nedeniyle davacı adına düzenlenmiş 1996-2001 dönemine ait ecrimisil ihbarnamesi getirtilmiştir.2924 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkındaki Yasada orman rejimi dışına çıkartılan yerlerde yapılacak kullanım kadastrosunda bu yerlere muhdesat ile tasarruf edenler hakkında ne gibi işlem yapılacağı belirtildiği gibi, 27.01.2009 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen 4. maddesi de "6831 sayılı Orman Kanununun 20/6/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2. maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunlarla değişik 2. maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından nezamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle, bu Kanunun 11. maddesinde belirtilen askı ilânı hariç diğer ilânlar yapılmaksızın öncelikle kadastrosu yapılarak ... adına tescil edilir...." hükmünü içermektedir.O halde, mahkemece yörede yapılan orman kadastro ve 2/B çalışmalarına ait haritalar ile işe başlama, işi bitirme, sonuçlandırma ve askı ilân tutanakları, varsa kadastro paftası ve 1929 parsele ait tutanak veya tapu kaydı dosyaya getirtilerek, kadastro paftası ile orman kadastro haritaları aynı ölçekte eşitlenip birbiri üzerine çakıştırılmalı, taşınmazın konumu belirlenmeli, kesinleşen 2/B sahasında kalan yer ise, tutanak düzenlenmediğinden beyanlar hanesine zilyedlik veya fiili kullanım şerhi verilemez ise de; "çoğun içinde az da vardır" kuralı gereğince zilyedliğin tespitini istemekte ve dava açmakta hukukî yarar bulunduğu düşünülmeli, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda elde edilecek delillere göre karar verilmelidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 09/04/2015 günü oybirliğiyle karar verildi.