MAHKEMESİ :Kadastro MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDava konusu ... İli, Merkez İlçesi, ... 113 parsel sayılı 6.850,00 m2, 410 parsel sayılı 4.150,00 m2, 689 parsel sayılı 11.900,00 m2, 697 parsel sayılı 13.850,00 m2 ve 719 parsel sayılı 23.650,00 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, 23.04.1980 tarihinde kesinleşen tapulama çalışması ile tarla vasfıyla davacının murisi .. adına tespit edilmiş, 06.02.2013 tarihinde askı ilânı yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları ile 113 ve 410 sayılı parsellerin tamamıyla 689 ve 719 sayılı parsellerin bir kısmının ... adına orman olarak sınırlandırılmasına ve 6831 sayılı Orman Kanununun 2/B maddesi uyarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarılmasına, 697 sayılı parselin ... adına orman olarak sınırlandırılmasına karar verilmiştir.Davacı ..., 05.03.2013 havale tarihli dilekçesi ile; dava konusu taşınmazların babası ile birlikte 90 yıldan fazla bir süreden beri nizasız fasılasız zilyedi olduğunu, taşınmazların bir kısmının kiraz bahçesi, bir kısmının ise, tarım arazisi olduğunu belirterek orman kadastrosunun iptaline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.Mahkemece, davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, orman kadastrosuna ve 2/B uygulamasına itiraza ilişkindir. Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 2004 yılında yapılıp 06.02.2013 tarihinde askı ilânı yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları vardır. Genel arazi kadastrosu 1978 yılında yapılıp 1980 yılında kesinleşmiştir.1- Davacı vekilinin 113, 410, 689 ve 719 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazları yönünden; İncelenen dosya kapsamına göre, dava konusu taşınmazlar 23.04.1980 tarihinde kesinleşen tapulama çalışması ile tarla vasfı ile davacının murisi adına tespit ve tescil edilmiş olup, ve bilâhare 06.02.2013 tarihinde askı ilânı yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları ile taşınmazlar önce (tamamen veya kısmen) orman olarak sınırlandırılıp sonra 6831 sayılı Orman Kanununun 2/B maddesi uyarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarılmış olduğundan,davaya etkisi bakımından, 26/04/2012 tarihli ve 28275 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak, aynı tarihte yürürlüğe giren 19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı “Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve ..Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle.. Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun” hükümlerinin değerlendirilmesi gerekmektedir.19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı Kanunun 2/1-b maddesi uyarınca, bu Kanun uygulamasında “2/B alanları”; 6831 sayılı Kanunun 20/6/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2 nci maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı kanunlarla değişik 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (B) bendine veya kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre ... adına orman sınırları dışına çıkarılan ve çıkarılacak yerleri, ifade etmektedir.6292 sayılı Kanunun 7. maddesinde, hukuk devletinin bir gereği olarak, tapu sicilinin tutulmasından devletin sorumlu olduğu da dikkate alınarak ve ayrıca, vatandaşların Devlete olan güveninin devamının sağlanması amacıyla, tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi konulan taşınmazların tapu kayıtlarının geçerliliği, belirtmelerin terkini ve iade edilecek taşınmazlarla ilgili düzenlemeler yapılmıştır. Buna göre Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca “Tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan ... adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edilir ve tapu kütüklerindeki 2/A veya 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescilleri aynen devam eder, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir, açılan davalar sonucunda tapularının iptaliyle ... adına tesciline karar verilen, kesinleşen ve tapuda henüz infaz edilmeyen taşınmazlar hakkında da aynı şekilde işlem yapılır…”; aynı maddenin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca “Özel kanunları gereğince Devlet tarafından kişilere satılan, dağıtılan, trampa edilen, bedelli veya bedelsiz olarak devredilen veya iskânen verilen ya da özelleştirme suretiyle satılanlar ile hisseleri devredilen özel hukuk tüzel kişileri adına kayıtlı olan ancak daha sonra ... adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi konulan taşınmazların tapu kayıtları geçerli kabul edilir, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir,…”;aynı maddenin birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca “Bu fıkra (yani 7. maddenin birinci fıkrasının “a” ve “b” bentleri) kapsamında kalan taşınmazların kullanıcılarının kayıt maliklerinden farklı kişiler olmaları ve kayıt maliklerinin bu fıkradan yararlanmak istemeleri hâlinde, kullanıcılar bu Kanunda belirtilen şartları taşısalar dahi doğrudan satış hakkından yararlanamazlar.”; aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca, “Birinci fıkra kapsamında kalan taşınmazlardan orman sınırı dışına çıkartılacak yerlerde bulunan ve ... adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulması gereken taşınmazların tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulmaz ve bunlar hakkında dava açılmaz.”6292 sayılı Kanunun “Davalar” başlıklı 9. maddesinin ikinci fıkrasında da, “Bu Kanuna göre yapılacak işlemler sonuçlanıncaya kadar 2/B alanları hakkında ... tarafından kişiler aleyhine açılması gereken davalar açılmaz, açılmış ve devam eden davalar durdurulur. Durdurulan bu davalara konu taşınmazlar hakkında hak sahipleri veya ilgilileri tarafından bu Kanunda belirtilen süreler içinde gerekli başvuruların yapılmaması veya başvuru yapılmasına rağmen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi hâlinde mahkemelerce bu davalara devam edilerek genel hükümlere göre karar verilir.” hükmü yer almaktadır.6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde, tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan ... adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edileceği ve tapu kütüklerindeki 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescillerinin aynen devam edeceğinin; keza, özel kanunları gereğince Devlet tarafından kişilere satılan, dağıtılan, trampa edilen, bedelli veya bedelsiz olarak devredilen veya iskânen verilen ya da özelleştirme suretiyle satılanlar ile hisseleri devredilen özel hukuk tüzel kişileri adına kayıtlı olan ancak daha sonra ... adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/B belirtmesikonulan taşınmazların tapu kayıtlarının geçerli kabul edileceğinin; yine, aynı Kanunun “Tasarrufa geçme” başlıklı 3. maddesinin ikinci fıkrasında, 2/B alanlarında bulunan taşınmazların tapu kütüklerinde 6831 sayılı Kanunun 2 nci maddesi ile aynı maddenin birinci fıkrasının (B) bendine göre orman sınırları dışına çıkartıldığı yönünde yer alan belirtmelerin, ilgisine göre ... Müdürlüğünün veya.. Bakanlığının ya da idarenin talebi üzerine tapu idarelerince terkin edileceğinin öngörülmüş bulunmasına göre, 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamında bulunan ve tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulan taşınmazların kayden maliki olan kişilerin, idareye başvurmalarını gerektiren bir işlem ve süre öngörülmediği gibi bu kişilere idareye başvurmaları yönünde kanunen getirilen bir yükümlülükten söz etmek de mümkün değildir.Somut uyuşmazlıkta, dava konusu 113, 410, 689 ve 719 parsel sayılı taşınmazlar 23.04.1980 tarihinde kesinleşen tapulama çalışması ile tarla vasfı ile davacının murisi adına tespit ve tescil edilmiş olup, bilâhare 06.02.2013 tarihinde askı ilânı yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulama çalışmaları ile 113 ve 410 sayılı parsellerin tamamıyla 689 ve 719 sayılı parsellerin bir kısmı orman olarak sınırlandırılmış ve 6831 sayılı Orman Kanununun 2/B maddesi uyarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarılmış olduğundan,6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi hükmü uyarınca, zikredilen taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edilecek ve tapu kütüklerindeki 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescilleri aynen devam edecek, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmayacak, açılan davalardan da vazgeçilecektir. Dolayısıyla, Davacının orman kadastrosunun iptali istemiyle dava açmış olması ve yargılama sonucunda dava konusu parsellerin evveliyatının orman çıkmaması ihtimalinin bulunması nedeniyle, dava açmakta hukukî menfaatinin bulunmasına rağmen, mahkemece davacının dava açmakta hukuki menfaati olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de, mezkur Kanun hükümleri dikkate alındığında davanın reddine karar verilmesi sonuç olarak doğru olduğundan, sonucu doğru olan hükmün onanması gerekmiştir. 2- Davacı vekilinin 697 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları yönünden ise; Mahkemece 697 parselin tamamının orman olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Karara dayanak alınan bilirkişi raporları, dava konusu parsele ait hava fotoğrafları incelenmeksizin memleket haritalarının incelenmesiyle yetinilerek düzenlendiğinden, çekişmeli taşınmazın orman olup olmadığını ve hukukî durumunu belirlemeye yeterli olmayıp, bu rapora dayanılarak hüküm kurulamaz. Yargılamaya konu davanın orman kadastrosuna ve 2/B uygulamasına itiraz olması nedeniyle, mahkemece en eski tarihli ve taşınmazların 31.12.1981 tarihinden önce niteliğini kaybedip kaybetmediğinin değerlendirilmesi için, 1980'li yıllara memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip birbiri üzerine aplike edilerek önceki bilirkişiler dışında halen .. Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın konumu, öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği, eylemli durumu, hangi bölümünde hangi ağaçların bulunduğu, sayısı, yaşı, kapalılık oranı, taşınmazdaki dağılımları tereddüte yer bırakmayacak şekilde belirlenmeli, ağaç yaşı itibarıyla memleket haritasındaki görünümün doğru olup olmadığı, eski tarihli hava fotoğrafında var olduğu bildirilen bitki örtüsünün cinsinin ne olduğu araştırılmalı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacakşekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile 113, 410, 689 ve 719 parsel sayılı taşınmazlara yönelik hükmün ONANMASINA,2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 697 parsel sayılı taşınmaz yönünden BOZULMASINA 02/04/2015 günü oybirliğiyle karar verildi.