MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ve arkadaşları ile davada taraf olmayan Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacılar ... ve arkadaşları 30.06.2010 havale tarihli dilekçelerinde sınırlarını bildirdikleri ve dilekçelerine ekli krokide (A), (B), (C), (D), (E), (F), (G), (H), (I) ve (İ) harfleri ile işaretlenen pırnallık niteliği ile tesbit dışı bırakılan .... İlçesi, ............ Mahallesinde bulunan taşınmazların Eylül 1961 tarih 5, 6, 7, 8 ve 9 sıra nolu tapu kayıtlarının kapsamında kaldığını belirterek adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece; davaya konu 290, 291, 293, 295, 296, 297, 298 ve 304 parsel sayılı taşınmazların 1957 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tespit edildikleri, bu parseller arasında kalan yerlerinde taşlık ve çalılık olarak tesbit dışı bırakıldıkları, bu yerlere ilişkin itirazların kadastro komisyonunca reddedilerek 16.03.1966 tarihinde kesinleştikleri, 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi uyarınca kadastro tutanaklarının kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hakdüşürücü süre içinde dava açılmadığı gerekçesiyle davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı kişiler ve davada taraf olmayan Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapuya dayalı TMK'nın 713. maddesi uyarınca açılan tapusuz taşınmazların tescili, tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindirÇekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede orman kadastrosu yapılmamıştır. 1957 yılında 5602 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen genel arazi kadastrosu vardır. Arazi kadastrosunun kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir.1) Orman Yönetiminin temyiz itirazları yönünden; Karar başlığında Orman Yönetimi katılan davacı olarak yazılmış ise de katılma dilekçesi, katılma harç makbuzu dosyada bulunmayıp, davaya dahil edildiğine veya davaya katıldığına dair ara kararda olmadığından davada taraf sıfatı bulunmayan Orman Yönetiminin temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir.2) Davacılar ... ve arkadaşlarının temyiz itirazları yönünden;Dava dilekçesinin içeriği, dilekçeye ekli kroki ve fen bilirkişi ........... tarafından düzenlenen 30.10.2013 tarihli rapordan; davacılar tarafından dava edilen yerlerin tesis kadastrosu sırasında taşlık ve çalılık belirtmesi ile tescil dışı bırakıldığı, daha sonra bu yerlerin bir kesiminin ihdas yoluyla 374 ada 265, 266, 275, 276, 277, 285, 288, 289, 290, 291, 294, 295, 297, 298, 299, 302, 309, 321, 322, 323 ve 324 parsel numarasıyla Hazine adına tescil edildikleri, (M) ve (S) harfleriyle işaretlenen taşınmazların kanal belirtmesiyle, (I) harfi ile işaretlenen yerinde taşlık ve çalılık belirtmesi ile tescil dışı bırakıldıkları anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi, kadastro tespit tutanağı düzenlenen taşınmazlar yönünden uygulanmaktadır. Genel arazi kadastrosu sırasında tescil dışı bırakılan daha sonra ihdas yoluyla Hazine adına tapuya tescil edilen yerler ile halen tescil dışı olan taşınmazlar yönünden 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesinin uygulanma olanağı bulunmamaktadır.Somut uyuşmazlıkta davacılar, tapu kayıtlarına tutunarak 1957 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında tescil dışı bırakılıp sonradan ihdas yoluyla Hazine adına tapuya tescil edilen 374 ada 265, 266, 275, 276, 277, 285, 288, 289, 290, 291, 294, 295, 297, 298, 299, 302, 309, 321, 322, 323 ve 324 sayılı parseller yönünden tapu iptali tescil, fen bilirkişi tarafından düzenlenen krokili raporda (I), (M) ve (S) harfleriyle işaretlenen tescil dışı taşınmazlar yönünden ise, TMK'nın 713.maddesi uyarınca tescil davası açtıklarından 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesi uygulanamaz. Bu durumda, mahkemece, davaya konu 374 ada 265, 266, 275, 276, 277, 285, 288, 289, 290, 291, 294, 295, 297, 298, 299, 302, 309, 321, 322, 323 ve 324 sayılı parsellerin tapu kayıtları tapu müdürlüğünden getirtilip, anılan parseller ile halen tescil dışı olan (I), (M) ve (S) harfleriyle işaretlenen taşınmazlar yönünden gerekli inceleme araştırma yapılıp işin esası hakkında hüküm kurulması gerekirken, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçeyle davanın hakdüşürücü süre yönünden reddi doğru değildir.SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle Orman Yönetiminin temyiz dilekçesinin REDDİNE,2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle davacılar ... ve arkadaşlarının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 31/03/2015 günü oybirliğiyle karar verildi.