MAHKEMESİ :Kadastro MahkemesiTaraflar arasındaki tapu iptali ve tescili davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı Mahkemeye verdiği dava dilekçesinde; ... ilçesi, ... köyünde 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereği yenileme ve uygulama çalışmalarının 27/08/2011 tarihinden itibaren 30 günlük askıya çıkarıldığını, taraflarınca yapılan inceleme sonunda dava konusu ... köyü ... ada ... parsel sayılı taşınmazın çamlık, ... parsel sayılı taşınmazın tarla ve ...-... parsel sayılı taşınmazların orman vasfı ile davalı Hazine adına tespitinin yapıldğını, bu parsellerin daha önce orman kadastro sınırları içindeyken 20 numaralı orman tahdit komisyonunca 1744 sayılı Kanunun 2. maddesine göre XXXV nolu 2. madde parseli olarak orman sınırları dışına çıkarıldığını, bu çalışmaya müvekkili idare tarafından yapılan itiraz sonucunda ... İdare Mahkemesinin 1982/283 E. - 1984/68 K. sayılı ilamı ile iptal edildiğini, Danıştay 8. Daire Başkanlığının 08/04/1985 gün ve 1984/596 E. - 1985/377 K. sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiğinin tespit edildiğini, dava konusu parsellerin davalı adına tespit edilmesinin bu mahkeme ilamı uyarınca açıkça hukuka ayk??rı olduğunu, bu konuda uyulması gereken kesin hüküm mevcut olduğunu, bu sebeple dava konusu taşınmazların bir bütün olarak orman vasfı ile 532 ada 1 numaralı orman parseli ile birleştirilmesine ve bu şekilde tapu siciline kaydedilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü ... ada ...-...-... ve ... numaralı parsellerin ilk tesis kadastro kesinleşme tarihi 28/06/1990 yılı olduğu ve kadastronun bu şekilde kesinleştiği anlaşılmakla davacının açmış olduğu davanın mülkiyete ilişkin olduğu anlaşılmakla bu tür davaların kadastro mahkemesinde görülmesi mümkün olmadığından mahkememizin görevsizliği nedeniyle görev yönünden reddine karar verilmiş, hükmü davacı ... Yönetimi temyiz etmiştir. Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/6354 E. - 2014/9581 K. sayılı ilamı ile "Mahkeme gerekçesinde de kabul edildiği gibi, yetersiz kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik hataların düzeltilmesi işleminin yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılmadığı savıyla açılan davada kadastro mahkemesi görevli olup, taşınmazın mülkiyetine ve niteliğine ilişkin davalarda kadastro mahkemesi görevli değildir. Somut olayda, Orman Yönetimi çekişmeli taşınmazın tesbitinin iptalini ve bir bütün olarak orman niteliği ile ... ada ... numaralı orman parseli ile birleştirilmesine istediğine ve dava dilekçesi aynı zamanda mülkiyete ilişkin bir istem içerdiğine göre, mülkiyete ve tasarrufa ilişkin bu davada genel mahkeme görevlidir. Ancak, dava aynı zamanda 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi ve ilgili yönetmelik hükümlerine göre yapılan teknik çalışmaya itiraz niteliği taşıdığından, çalışmanın kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılıp yapılmadığı yöntemince araştırılmalı ve bu yönde olumlu ya da olumsuz bir karar verilmelidir. Bu nedenle; mahkemece, çekişmeli parselin yenilemeden önceki tutanak ve haritaları ile yenilemeden sonraki çapı haritası ve tutanağı getirtilerek, harita ve jeodezi uzmanı bilirkişi vasıtasıyla keşif ve inceleme yapılarak, yapılan çalışmanın 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesiyle 26.11.2006 gün ve 26361 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilinde Düzeltmelerin Yapılmasında Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmeliğe göre yapılacak çalışmalara ilişkin yönetmelik hükümlerine uygun çalışma yapılıp yapılmadığı saptanmalı, bu konuda bilirkişiden bilimsel verileri içeren rapor alınmalı, şayet yapılan çalışmaların kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu belirlenirse, bu aykırılıkları giderecek hüküm kurulmalı, şayet çalışmanın kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı saptanırsa, Orman Yönetiminin bu yöne temas eden davasının reddine karar verilmeli, dava dilekçesinde aynı zamanda taşınmazın bir bölümünün kesinlemiş orman kadastrosu sınırları içinde kalan Devlet Ormanı olduğu iddia edildiğinden, bu davada kadastro mahkemesinin görevli olmadığı gözetilerek, tasarrufa ilişkin bu dava yönünden görevsizliğe karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik araştırma ve incelemeyle hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır" denilmek sureti ile bozulmasına karar verilmiştir.Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü (Mah) ... ada ..., ... ... ve ... parsel numaralı taşınmazların 3402 sayılı Kadastro Kanunu 22/2-A maddesine göre düzenlenmiş olan tutanakların kanun ve yönetmeliklere uygun olarak düzenlenmiş olup, teknik hata bulunmadığından davacının davasının bu yönüyle reddine, davacının dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü (Mah) ... ada ..., ..., ... ve ... numaralı taşınmazların orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline ilişkin davasının mülkiyete ve tasarrufa ilişkin olduğundan ve bu tür davaların kadastro mahkemesinde görülmesi mümkün olmadığından mahkemenin görevsizliği nedeniyle görev yönünden reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescili davasıdır.Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacı ... Yönetimine yükletilmesine 24/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.