MAHKEMESİ : Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine temsilcisi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A R Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği Yelliburun köyünde bulunan taşınmazın, tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, 23.05.2008 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile işaretli 8388,06 m² yüzölçümündeki taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Dairenin 10/05/2011 tarih 2011/4246 E. - 5864 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Dosya içeriğinden, yargılamanın devamı sırasında, çekişmeli taşınmazın bulunduğu bölgede orman sınırlandırılmasına başlanıldığı ve taşınmazın orman kadastro sınırına bitişik olduğu anlaşılmaktadır. Davanın varlığı tahdidin kesinleşmesini önler. Bu durumda davanın sınırlandırmaya itiraz niteliğine dönüştüğünün kabulü gerekir. O halde, 6831 sayılı Orman Kanununun değişik 11. madde hükmü gözetilerek, uyuşmazlığın çözümünde Kadastro Mahkemesi görevlidir. Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında resen gözetilmelidir.Mahkemece yapılacak iş; davanın tescil bölümünü elde tutarak orman kadastrosuna itiraz bölümü yönünden kadastro mahkemesinin görevli olduğundan söz edilerek görevsizlik kararı vermek ve dava konusu taşınmazın orman niteliğinin saptanması bakımından kadastro mahkemesinin vereceği kesinleşen kararı beklemek, ondan sonra tescil istemi yönünden doğacak sonuca göre bir karar vermektir.” denilmiştir.Mahkemece bozma kararına uyulmasının ardından yapılan yargılama sonucunda orman kadastrosuna itiraza ilişkin talep bakımından görevsizlik kararı verilmiş, tescil talebi bakımından ise dosya tefrik edilerek temyize konu eldeki dosyada yargılama yapılmış ve tescil talebinin kısmen kabulü ile fen ve orman bilirkişileri tarafından tanzim edilen 24/02/2011 havale tarihli rapor ve krokide (A) harfiyle gösterilen 8.388,06 m²'lik tarla niteliğindeki yerin davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından esasa ilişkin olarak temyiz edilmiştir.Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili ve el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir.Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu 1964 yılında yapılmış, çekişmeli yer tepe ve taşlık niteliği ile tespit dışı bırakılmıştır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava konusu taşınmazın orman sayılan yerlerden olmadığı ve zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu belirtilerek hüküm kurulduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 23/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.