MAHKEMESİ : Kadastro MahkemesiTaraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RTapulama çalışmalarında ... ilçesi, ... (yeni adı) ... köyünde bulunan ... parsel (Yenileme ile ... ada ... parsel) sayılı 1630 m² yüzölçümündeki taşınmaz, davalı ... adına tarla niteliği ile belgesizden tesbit edilmiş; davacı Orman Yönetimi, taşınmazın 1942 yılında kesinleşen orman tahdidinde orman sınırları içinde kaldığını ileri sürerek, tesbitin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tescili talebiyle dava açmıştır. Kadastro müdürlüğünce, 5602 sayılı Kanunun 27. maddesi gereğince itirazlı tutanak mahkemeye gönderilmiş; ... Gezici Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonunda davacı Orman Yönetiminin itirazının reddi ile dava konusu ... parsel numaralı taşınmazın tesbit gibi .... adına tapuya tesciline, bu karar kesinleştikten sonra dosyanın gereği yapılmak üzere ... Tapu Sicil Muhafızlığına tevdiine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 14/05/2013 tarih ve 2013/736 E. - 2013/5500 K. sayılı kararıyla hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Hükmüne uyulan bozma kararında; "...13.07.1945 tarihinden önce yapılan sınırlandırmalar sonucu oluşup kesinleşen tahdit haritalarının, orman olarak sınırlandırılan alanların bu niteliğini kesinleştirmekle birlikte orman sınırları dışında kalan taşınmazların orman niteliğini ve hukukî durumunu saptamakta yetersiz kalacağı ve bu şekildeki taşınmazların orman olup olmadığının 4785 ve 5658 sayılı kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği, bu sebeple yöreye ait eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planı getirtilerek, bir orman mühendisi ve bir fen bilirkişi yardımıyla yapılacak keşifte kesinleşmiş tahdit haritası, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planı uygulanarak çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığının belirlenmesi, oluşacak sonuca göre hüküm kurulması..." gereğine değinilmiştir.Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine, dava konusu ... ilçesi, ... (...) köyü eski ... parsel (yenileme ile ... ada ... parsel) sayılı taşınmazın tespit maliki ... oğlu ...'ın ölü olması nedeniyle mirasçıları olan davalılar ... oğlu ..., ..., ... kızı ..., ..., ..., , ..., ... kızı ... adlarına verasette iştirak olarak tarla vasfı ile tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.Dosya içeriğinden, yörede 1942 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosunun 4785 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 13.07.1945 tarihinden önce yapılıp kesinleştiği anlaşılmaktadır.Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 22/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.