Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1422 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 11555 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tescil davasının yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü. K A R A R Davacı 19/11/2013 havale tarihli dava dilekçesinde ... ilçesi ... Köyü ... mevkiinde bulunan doğusu kendisine ait ... ada ... parsel, batısı dere, güneyi ...-... yolu, Kuzeyi ...'a ait ... ada ... parsel ile çevrili yaklaşık 1500 m2 yerin bir kısmını tarla ve bahçe olarak bir kısmını çeşitli ağaçlar dikerek 30 yılı aşkın süredir kullandığını, buranın dere yatağı olarak tespit dışı bırakıldığını, dere ve ormanla ilgisinin bulunmadığını belirterek tespitin iptalini ve sınırları belirtilen taşınmazın adına tescilini talep ve dava etmiştir.Mahkemece davanın kabulüne, ... ili ... ilçesi, ... köyü ... ada ... parselin güneyinde bulunan tescil harici bırakılan Fen Bilirkişisi ...'nun 03/09/2014 havale tarihli raporunda krokide (A) harfi ile gösterilen 1499,13 m2 yere, yeni parsel numarası verilerek davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hükmü Hazine ve Orman Yönetimi vekili temyiz etmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, TMK'nın 713. madde hükmüne dayalı tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir. Orman kadastrosuna ilişkin araştırma yapılmamıştır. 06.12.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanunun 1. maddesi ile büyükşehir statüsündeki illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır. Aynı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrasında 1. maddeye göre tüzel kişiliği kaldırılan belediye ve köylerin mahkemelerde süren davalarında katıldıkları ilçe belediyesinin taraf olacağı belirtilmektedir. Somut olaya gelince; davalı taşınmazların bulunduğu Tenkerli köyünün, 6360 sayılı Kanunun yukarıda belirtilen ilgili maddeleri uyarınca, mahalle olarak bağlı bulunduğu ilçe belediyesine katıldığı ve tüzel kişiliğinin son bulduğu, başka bir deyişle, davada aktif husumet ehliyetinin kalmadığı anlaşılmaktadır. İncelenen dosya kapsamından ise ilçe ve bağlı olduğu Büyükşehir Belediyesinin davadan haberdar edilmediği, dava dilekçesi ve duruşma günlerinin tarafına tebliğ edilmeksizin davalı tarafın savunma hakkının kısıtlanarak bu şekilde karar verildiği, ilçe belediyesinin davadan gerekçeli kararın kendilerine tebliğ edilmesiyle haberdar oldukları anlaşılmaktadır.Bu durumda mahkemece, 6360 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin onüçüncü fıkrası gereğince davalı ... köyünün bağlı bulunduğu ... İlçe Belediye Başkanlığının ve ilgili Büyükşehir Belediye Başkanlığının davaya katılımı sağlanarak taraf teşkili sağlanmalı, ondan sonra, davanın esası hakkında bir karar verilmelidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar Hazine ve Orman Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre bu aşamada sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 22/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.