Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 127 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 10602 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Kadastro MahkemesiTaraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi ve ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A R Davacı vekili ...Kadastro Mahkemesine hitaben verdiği 15/09/2008 havale tarihli dava dilekçesi ile ... ili, ...ilçesi, ... köyünde bulunan 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın orman vasfıyla ... adına tespit edildiğini ancak bu taşınmaza bitişik olan bazı taşınmazların orman vasfıyla tescil edilmesi gereken bölümlerinin davalılar adına tespit edildiğini belirterek memleket haritası ve amanejman planında orman olarak görülen bu alanların davalılar adına yapılan kadastro tespitlerinin iptali ile orman vasfıyla ... adına tespit ve tescilini talep etmiştir.Birleştirilen 2009/124 Esas sayılı dosyada davacı ... 08/06/2009 havale tarihli dilekçesi ile, ...ilçesi ... köyünde bulunan 108 ada 6, 8, 9 ve 11 parsel sayılı taşınmazlar ile ...ada... ve ...parsel sayılı taşınmazların ormanla ilgisinin olmadığını ve taşınmazların murislerinden beri tapulu olduğunu belirterek taşınmazlar hakkındaki kadastro tespitinin iptali ile taşınmazların adına tespit ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.Birleştirilen ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/82 Esas sayılı dosyasında davacılar ..., ... ve ... tarafından verilen 04/06/2010 havale tarihli dilekçe ile ...ilçesi ... köyünde bulunan ... ada 6, 8, 9 ve 11 parsel sayılı taşınmazlar ile 111 ada 8 ve 10 parsel sayılı taşınmazlara davalılar ... ve...'in elatmasının önlenmesini talep etmiştir.Mahkemece davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, dava konusu ... ili, ...ilçesi, ... köyü ...ada 6 sayılı parselin davalı ... kızı ... adına tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili, ...ilçesi, ... köyü ... ada 8 sayılı parselin davalı Yusuf oğlu ... adına tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili, ...ilçesi, ... köyü ... ada 9 sayılı parselin davalı Yusuf oğlu ... adına tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili, ...ilçesi, ... köyü ... ada 10 sayılı parselin tespitin iptali ile orman vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili, ...ilçesi, ... köyü 111 ada 8 sayılı parselin tespitinin iptali ile orman vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi ve ... tarafından temyiz edilmiştir.Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede, genel arazi kadastrosu çalışmaları 2009 yılında gerçekleştirilmiştir.Mahkemece, 02.06.2014 tarihli duruşmada “davanın kısmen kabulüne kısmen reddine” karar verilerek tescile dair hüküm kurulmamış olup, gerekçeli kararda ise dava konusu ... ili, ...ilçesi, ... köyü ... ada 6 nolu parselin davalı ... kızı ... adına tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili ...ilçesi ... köyü ... ada 8 nolu parselin davalı Yusuf oğlu ... adına tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili, ...ilçesi, ... köyü ...ada 9 nolu parselin davalı Yusuf oğlu ... adına tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili, ...ilçesi, ... köyü 111 ada 10 nolu parselin tespitin iptali ile orman vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu ... ili, ...ilçesi, ... köyü ... ada 8 nolu parselin tespitin iptali ile orman vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilerek kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturulmuştur. HMK'nın 2098/2. maddesinde gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı belirtilmiştir. Asıl olan duruşma tutanağına yazılıp taraflara tefhim olunan karardır, tefhim ile birlikte yargılamadan elini çekmiş olan hâkimin tefhim ettiği kararı taraflara tebliğ etmek durumunda olduğu, sonradan yazılan gerekçeli kararın kısa karara uygun olmasının zorunlu olduğu ve tefhim edilen kısa kararla gerekçeli kararın uyum içinde olmasının gerektiği 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas - 1992/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında öngörülmüştür. Asıl talepler bakımından kısa kararda hükmedilmeyen bir hak ve yükümlülüğün gerekçeli kararda hüküm altına alınmış olması veya tersi bir durumun çelişki teşkil etmediğini söylemek olanaklı değildir. ... İçtihadı Birleştirme Kararında; çelişkinin varlığı tesbit edildiği takdirde, başka hiçbir incelemeye gerek görülmeksizin ve tarafların bu konuyu temyiz sebebi yapıp yapmadıklarına bakılmaksızın kararın salt bu sebeple bozulması gerektiğine işaret edilmiştir.Bu sebeple, hüküm bu haliyle kendi içinde çelişkili olup kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetimi ve ...'in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre bu aşamada sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/01/2017 günü oybirliğiyle karar verildi.