MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki davada ... 24. Asliye Hukuk ve ... 11. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDava, avukat olan davacının, davalı ile dava dışı müvekkilinin anlaşarak yaptığı takibi sona erdirmesi nedeniyle mahrum kaldığı vekalet ücreti alacağının tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığa bakma görevinin tüketici mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.Tüketici Mahkemesi ise davanın sebebini oluşturan vekalet ilişkisinin ticari ilişkiye dayalı kambiyo senedinden doğan borcun tahsili istemine ilişkin icra takibini ilgilendirdiği, taraflar arasındaki hukuki işlemin 6502 sayılı Kanunun 3/l. bendinde tanımlanan tüketici işlemi bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. 28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinin birinci fıkrasının (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.6502 sayılı TKHK'nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanunun 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.Bir hukukî işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada, davacı; dava dışı .... tarafından ... 23. İcra Müdürlüğünün 2014/17874 E. sayılı dosyası ile 520.000.-TL'nin tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, borcun ödenmemesi üzerine alacaklı vekili olarak dosyaya vekaletname sunduğunu, taşınmazın hazcedildiğini ve haczedilen taşınmazın satılarak paraya çevrilmesi aşamasında tarafların karşılıklı olarak sulh olduklarını ve icra dosyasının feragat ile kapatıldığını, hakkını elde edemediğini bu nedenle, davalılar aleyhine icra takibi başlattığını, davalının haksız itirazı nedeni ile takibin durduğunu ileri sürerek takibe itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davaya konu olayda davacı avukat ile davalı arasında herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmamaktadır. Bu nedenle, uyuşmazlığın dava tarihinde yürürlükte bulunan HMK'nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 24. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 08/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.