MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki zilyetlik nedeniyle tescile ilişkin davadan dolayı yerel mahkemece verilen yukarıdaki gün ve sayısı yazılı hükmün, Dairemizin 22.02.2016 gün ve 2015/5512 Esas - 2016/2080 Karar sayılı ilamıyla düzeltilerek onamasına karar verilmiş, süresi içinde davalı Orman Yönetimi vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü.K A R A R Davacı ..., ... köyü, ... mevkiindeki bulunan sınırlarını dava dilekçesinde bildirdiği taşınmazın kendi zilyetliğinde olduğunu, yörede 1999 yılında ilk kez yapılan ve 04.12.2003 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu sırasında, öncesi tarım alanı olan taşınmazın kadastro komisyonu tarafından orman sayılarak orman alanı içinde bırakıldığını ileri sürerek, işlemin iptali ile taşınmazın tamamının orman alanı dışına alınması ve adına tescil istemiyle kadastro mahkemesine dava açmıştır.Mahkemece tescil isteğine ilişkin dava tefrik edilerek kadastro mahkemesinin görevli olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, bu kararın kesinleşmesi üzerine dosya sulh hukuk mahkemesine gönderilmiştir. Sulh hukuk mahkemesince, bekletici mesele yapılan ... Kadastro Mahkemesindeki sınırlamaya itiraz davasında; bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 25.391,88 m² yüzölçümündeki taşınmaz bölümü ile ilgili orman sınırlamasının iptali ile bu yerin orman sayılmayan yer olarak tespitine karar verilmiş, verilen bu hüküm, dairemizce onanarak 15.01.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Mahkemece, kadastro mahkemesinin kararı kesinleştikten sonra, fen bilirkişi krokisine ekli raporda (A) harfi ile gösterilen 25.391,88 m² yüzölçümündeki kısmın tapusunun iptaline, davacı adına yeni parsel numarası verilerek tarla vasfıyla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dairemizce yapılan incelemede kesinleşmiş karara göre taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davacı kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamakta ise de, dava konusu taşınmaz tapusuz olduğu halde taşınmazın tapusunun iptaline denilmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükümde yer alan “…tapusunun iptaline…” ibaresinin hükümden çıkartılarak kararın düzeltilmiş bu şekliyle onanmasına karar verilmiştir. Mahkemece tapu iptali ve tescile ilişkin verilen önceki karar Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmemiş, davalı Orman Yönetimi yönünden maddi anlamda kesinleşmiştir. Dairemizin düzeltilerek onama kararında Orman Yönetimi aleyhine yeni bir durum da yaratılmamıştır. Bu nedenle davalı Orman Yönetiminin karar düzeltme dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle; davalı Orman Yönetimi vekilinin KARAR DÜZELTME DİLEKÇESİNİN REDDİNE, 6100 sayılı Kanunun 442. maddesi uyarınca takdiren 262.00.-TL para cezasının düzeltme isteyenden alınmasına 28/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.