Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11237 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8491 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkin davadan dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 06/04/2016 gün ve 2015/8388 E. - 2016/4132 K. sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:K A R A RDavacı gerçek kişi TMK’nın 713. maddesi uyarınca tapusuz taşınmazın tescili isteğiyle dava açmış, davalı Hazine ise 11/04/2013 havale tarihli dilekçesiyle davanın reddine ve taşınmazın TMK’nun 713/6 maddesi uyarınca Hazine adına tescili isteğinde bulunmuş, mahkemece davacı gerçek kişinin davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi ile davalı Hazine tarafından temyiz edilmiş ve Dairece de yerel mahkeme kararı onanmıştır. Bu kez davalı Hazine vekili temyizde olduğu gibi Hazinenin TMK’nın 713/6. maddesi gereğince istediği karşı tescil talebi hakkında mahkemece olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği gibi Dairece de bu hususa yönelik temyiz itirazlarının karşılanmadığı gerekçesiyle Daire kararının düzeltilmesini istemiştir. Davalı Hazine vekili tarafından Hazinenin karşı tescil talebi hakkında yerel mahkemece olumlu veya olumsuz herhangi bir karar verilmediği gerekçesiyle hüküm temyiz edildiği halde, Daire kararında Hazinenin sadece bu yöne ilişkin olan temyiz itirazları karşılanmadan hükmün onandığı anlaşıldığından, davalı Hazine vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile anılan yönden temyiz incelemesi yapılmasına karar verilerek işin esasının incelenmesine geçildi. Buna göre;Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı HMK'nın 297/2. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre, kararın hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.Somut olayda 4721 sayılı Medenî Kanunun 713/6. maddesindeki "Davalılar ve itiraz edenler aynı davada kendi adlarına tescil kararı verilmesi isteyebilirler" düzenlemesi uyarınca davalı Hazine tarafından karşı tescil isteminde bulunulmuştur. Dava konusu taşınmazlar TMK'nın 715/2 ve 999. maddesine göre, tescile tâbi taşınmazlardan ise Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi gerekir. Bu itibarla mahkemece HMK'nın 297/2. maddesi uyarınca anılan talep hakkında da karar verilmesi gerekirken, olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi doğru olmadığından kararın davalı Hazine yönünden bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin karar düzeltme itirazının kabulü ile Dairemizin 06/04/2016 gün ve 2015/8388 E. - 2016/4132 K. sayılı onama kararı davacı ... Yönünden aynen muhafaza edilerek, yukarıda belirtilen bozma nedeninin Dairemizin anılan onama kararına ikinci parağraf olarak eklenmesi suretiyle yerel mahkeme kararının Hazine yararına BOZULMASINA 28/11/2016 günü oybirliğiyle karar verildi.